Lavanta Aşkına
- Yazar: Şükran Pınarcan
- 27 Ocak 2025
- 25 kez okundu

Lavanta Aşkına
Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte yataktan fırladım. Oysa genellikle uyumayı çok seven ben nasıl olduysa oldu çok erken kalktım. Heyacandan yerimde duramıyordum. Kaç gündür bir heyecan bir telaş ne yapsam ne etsem de lavanta bahçesine bir yolunu bulup da gitsem diye düşünüyordum. En sonunda tek başıma gitsem tadı çıkmaz diye düşünüyordum.
Selcukyali dostlarımı da yanıma alayım öyle daha güzel olur dedim. Sagolsun dostlarım beni yalnız bırakmadı. Birlikte gitmeye karar verdik. İyiki varlar onlar. Sabahın erken saatinde bir gözüm uyur bir gözüm uyanık hem kahvaltı yapmak için hemde yanımızda götürmek için bir şeyler hazırladım. Kek ve poğaça yaptım. Ailecek birlikte kahvaltı yaptık. Daha sonra kızım ben ve eşim geziye gitmek için hazırlandık.
Kültürpark ‘a Selçukyali dostlarla buluşma noktamıza doğru yola çıktık. Kültürpark ‘a geldik. İlk olarak benim gibi beklemeyi ve bekletmeyi sevmeyen Remzi amca gelmiş. Biraz sohbet ettik, sırasıyla diğer dostlar gelmeye başladı. İkinci olarak Zeki amca ve kızı Şafak geldi. Daha sonra Fatma Çetin Kabadayı arkadaşımız geldi. Naci amca da ekipte yerini aldı. Son olarak Nesrin arkadaşımız ve Adnan bey geldi.
Servisimize bindik. Adnan Arı adından da anlaşılacağı üzere arı gibi durmadan çalışır. Ne zaman işimiz düşse hep o uğraşır.
Ekip bir harika heyacan dorukta. Kaptanimiz Adnan Arı bizi yola çıkardı. Hepimiz biliyoruz emin ellerdeyiz. Güvenli bir şekilde vardık lavanta bahçesine. Yolda giderken de Özlem arkadaşımiz da katıldı aramıza. Nerdeyse buradaki her şey lavanta rengi, kokusu ve dokusu ile bütünleşmiş vaziyette. Şaşırmamak hayran kalmamak elde değil. Kapının girişi lavanta renkli balonlarla süslenmiş çok hoştu doğrusu.
Kapıda bizi lavanta tohumu dağıtan geleneksel kıyafetler giymiş kızlar karşıladı. Çok hoş bir görüntüydü.
Ortam tam bir şenlik yeri havasında burada saatlerce sıkılmadan durabilir insan. İkramlık lavantalı dondurmalar, pamuk şekerleri, lokumlar, kolonyalar şekerler ve bisküviler. Büyüklerin ve çocukların birlikte gezip göreceği eğlenecegi bir ortam. Sıcak samimi doğal ve içten. El sanatları, yüz boyama çocuk oyun alanları çizgi film kahramanlarıyla resim çekinme çok güzel düşünülmüş hoşluklar. İkramlıklardan aldık. Fotograflar çekildik. Gezdik eğlendik Selçukyali dostlarla ve ailecek. Guzel vakit geçirdik.
Daha sonra sıra asıl buraya gelme sebebimiz olan lavanta bahçesine girmeye geldi. Burası yolun karşısında bulunuyordu. Nihayet göz alıcı görüntüsüyle insanı büyüleyen lavanta bahçesine girdik. İlk bakışta bile insanı büyüleyen bir manzarası vardı. Adeta cennetten bir köşedeymissin gibi geliyor insana. O ne güzellik Ya rabbim! İnsanı büyüleyen ve kendinden geçiren bir kokusu dokusu var. Ne iyi etmişiz de gelmişiz buraya. Kokusu hala burnumda. Lavanta bahçesinin güzellikleri saymakla bitmez. Aşkını anlatmaya kelimeler yetmez. Fotoğraf çekinmek için çeşitli dekorlar ve fonlar oluşturulmuş yerler var. Her biri ayrı bir güzellikte, burada birbirinden güzel bol bol fotoğraf cekildik.
Daha sonra bahçenin bir köşesinde bulunan çay bahçesinde getirdiğimiz yiyeceklerimizi büyük bir iştahla yedik. Çayımızı içtik, ve meyve yedik. Muhabbete doyum olmaz deyip düştük yollara. Bu sefer bizim Dede Bahçesine gitmek için yola çıktık. Yolda giderken bilin bakalım ne oldu?
Bizim Selçukyali dostlar biraraya gelirde şiir okumadan durur mu? Hemen başladılar lavanta aşkını anlatan şiirler okumaya. İlk olarak yazdığı şiiri Kazım hocam okudu. Lavanta aşkını kalbimize ilmek ilmek dokudu. Daha sonra Remzi amcamız doğaçlama bir lavanta şiiri okudu. Hemen ardından Nesrin arkadaşımız Kadınım Ben Türk Kadını şiirini okudu. Ben her zaman ki gibi çekimser kaldım, okumadım tabiiki nede olsa biz daha yolun başındayız onlar epeyce yol kat etmişler o yüzden biraz daha beklemem gerekir yol almak için.
Birbirinden güzel şiirlerle bizi mestettiler sagolsunlar varolsunlar Selçukyali dostlar. Bazen kıskanmıyor değilim yani ne ara şiir yazarlar ne ara okurlar. Ben onların yazdıklarını okumaya yetişemiyorum. Onlar ne zaman yazıyorlar maşallahları var yani.
Kültürpark ‘ta çay içerek muhabbet derken bir sürede burda zaman geçirdik. Sözün özü Konya’da olmak ayrı güzel, Selçukyali dostlarla birarada olmak ayrı güzel. Eh onlarla birlikte gezmek ayrı bir güzel gittiği her yeri güzelleştiren Selçukyali dostlarima ve şiir yüreklere selam olsun.
Yazar: Şükran Pınarcan
Genel Yayın Yönetmeni: Elif Ünal YILDIZ
Editör/Redaktör: Hakan DİNÇAY
Bu yazının bütünü yazarına aittir.
Bir önceki yazımı okudunuz mu?
Güzel bir gezi olmuş ❤️