Özgürlüğün ve Farklı Olmanın Bedeli
- Yazar: Selin BASMACI
- 11 Şubat 2024
- 69 kez okundu
Hayatım boyunca edindiğim bir düşünce tarzı vardır. Eğer ki yaşamınıza bir kavramı kabul edip gerçekleştirmek istediğiniz hedeflerinize odaklanırsanız, sizi mutlu eden taraflarına sahip olmanın getirdiği duyguya sevindiğiniz gibi o yolda bulunan engelleri ve hayâl kırıklıklarını da bu mutluluğun koşulu olarak kabul edip mutluluğunuzla harmanlamanız gerekir. Sizi sevindirecek olan sebat sürecinde mücadele vermiş olduğunuz her durumun sadece olumlu taraflarına odaklanmak, sorunları görmezden gelmek kendinizi kandırmaktır. Psikolojinizi hazırlamadan bir savaşa girmek gibidir.
Silah kullanmayı bilmeyen bir asker, üniformayla sizi koruyamaz, başınıza gelebilecek duygularınızı yıpratacak olumsuzluklara hazır hissetmemek pes etme olanağınızı arttıracak isteği tetikler. Bu yüzden düş kurmak herkesin yapabileceği fakat o düşe sahip olmak ender bulunan karakterlerin gösterisidir. Peki kendi hayatının özgürlüğünü eline alıp bulunmak istemediği bir yerden uzaklaşıp, farklı olarak nitelendirilmelerine rağmen alışıla gelmişin dışında hareket ederek var olmayı başarmanın özelliklerinde, ne gibi düşünceler ve vazgeçme dürtüsünü engelleyen nitelikler yatar?
Aslında hepsinin ortak özellikleri ve isteklerine ulaşmada mücadele ettikleri zamanlarda, yaşadıkları benzer paralellikte ilerler. Farklı olmaya karar verip o yola adımınızı attığınız anda, sizinle adım atmaya cesareti olmayanlarla savaşmaya başlarsınız. En yakınlarınız ilk cümleleri kullanmaya size inanmadığının göstergelerini söylemleriyle belli ederler. Cesaret çalınamaz taklit edilemez özelliktir.
Çoğunlukla hayalinizi anlattığınızda destek görmezsiniz. Sarılmanız gereken şey kendinize olan inancınızdır. Bu bahsettiğim nokta özgürlük ve farklı düşüncelerle kendi yolunuza gitmek için çizdiğiniz haritanın, sizin tarafınızdan tanıdıklarınıza ödenen ilk bedeldir. İstediklerinize ulaşana kadar da bu bedeli ödemeye devam edeceksinizdir.
Onları bitiren ve içlerini kemiren şey şudur; sizin başarma ihtimalinin onlarda bulunan korkusu. Birçok yakın dost diye tabir ettiğiniz kişiler sizin kendilerinde aynı seviyede olduğuna düşünce olarak daha iyi bir seviyeye çıkamayacağınıza inandıkları için sizinle dost kalmaya devam ederler. Fakat kendinizi geliştirmeye başladıkça, öğrendikçe ve anlattıklarınız gerçekleri görüp kötülüklerin nedenlerini anlamaya başladığınızda, önem verdiğiniz konuların hassaslığını masaya yatırdığınızda, sizin gibi değer vermediğini anladığınızda, siz geliştiğinizin farkına varmış olursunuz. Ama her iki tarafta birbirine karşı değiştiğini söyler. Olan ise iki taraftan birinin gerçekleştirebileceği potansiyele yelken açmış olduğunun kanıtıdır.
Size, mücadele ettiğiniz zaman boyunca olumsuzlukla başınıza gelecek olan öğretileri hayal kırıklığı, moral bozucu bir faktör görmediğiniz sürece, vazgeçme fikrini aklınıza getirmezsiniz. İşte bu özgürlüğü elinde tutanların en bariz özelliğidir. Attıkları taş canınızı yakabilir, sizi bir anlığına durdurabilir, göz yaşlarınızı akıtabilir. Ama en büyük zaferler kan ve gözyaşıyla kazanılmıştır. Hayâl kırıklıklarını da sevin ve kaderinizle barışın.
- Poe’nun dediği gibi;
- “En büyük başarı önce bir hayaldi, en büyük çınar bir tohumdu ve en büyük kuş bir yumurtada gizliydi… “
Editör: BEREN KAYA
Sen nasıl güzel bir insansın... Yolun bahtın açık olsun Rabbim güzel insanlarla karşılaştırsın ayağına taş değmesin güzel kızım ❤️ Gücüm neye yeter bilmiyorum ama yanındayım...