Zor Olmalı ki İmtihan Adı Olsun

Zor Olmalı ki İmtihan Adı Olsun

  İnsan ömrü boyunca her türlü sınavdan geçiyor. Kimine zor gelir. Kimine çekilmez olur. Kimine acı veren bir durum söz konusu oluyor. Zor olmalı ki adı  imtihan  olsun.

Peki biz ah vah eden miyiz?  Yoksa o sınavlardan alnının akıyla çıkan, zafer marşını okuyan mı olmak istiyoruz?

İnsan hayat boyu öğrenci değil mi? Yani öğrenmek bir süreçtir. Haliyle bize de önümüze çıkan her türlü zorluğu aşıp o zorluğun öğretisine odaklanmak düşmez mi? Elbette düşer, düşmeli de…

Bir de şu açıdan bakalım: Biz zorlukları ne kadar hoş karşılarsak bir dahaki zorluk o kadar aşılabilir gelir… Ne kadar sert karşılama yaparsak bir dahaki zorluk o kadar sert gelir.

Bir Kederler Kalabalığı Bile Gelse…

Hz. Mevlânâ Celaleddin Rumi “Misafirhane” adlı şiirinde bu yazıya uygun bir dörtlüğe yer vermiştir. O mısralar şöyledir;

“Hepsini karşılayıp eyle!

Evini vahşetle süpürüp,

Bütün mobilyalarını boşaltan

Bir kederler kalabalığı bile gelse.”

Yani en acı veren bir durumun içinde bile daha büyük bir mucize vardır.

Sadece bize süreç öğretiyor. Aslında her bir kötü olay bize birçok şeyi öğretecek bize biraz sabır yakışıyor.

 

Önceki çalışmalarımı da inceleyebilirsiniz:

DEĞİŞMEYEN TEK ŞEY DEĞİŞİMMİŞ

 

Editör: Nigar KAYA

 

 

Yorumlar (1)

  1. Kaleminize sağlık

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kadriye POLAT KIYĞIL

27 Aralık 1988 Erzurum - Çat doğumluyum, 1993 yılından bu yana Düzce'de yaşamaktayım. İlköğretim ve lise eğitimimi Düzce'de tamamladım. Üniversite eğitimimi de Cumhurbaşkanlığı tarafından 7143 sayılı kanun hükmünde kararname ile yayımlanan öğrenci affı ile Afyonkarahisar Kocatepe Üniversitesi - Dinar Meslek Yüksekokulu - Halıcılık ve Desinatörlüğü (eş değer bölüm Geleneksel El Sanatları) diploma programında tamamladım. İngilizce merakım nedeniyle Düzce Üniversitesi - Hakime Erciyas Yabancı Diller Yüksekokulu'nda İngilizce Hazırlık sınıfında misafir öğrenci olarak kabul edildim ve bir yıl öğrenci olarak bulundum. İyi derecede İngilizce bilmekte ve İspanyolca öğrenmeteyim. Düzce, Ankara ve İstanbul merkezli derneklerde görevler aldım. Bu Stk'lar ; Yeşilay Gönüllüsü ve Türk Diyanet Vakfı Düzce Gönüllüsü olarak yer almaktayım. Düzce Kent Konseyi Kadın Meclisi Yönetim ve Yürütme Kurulu Üyesi - Engelsiz Yaşam ve Sağlık Çalışma Grubu Başkanı olarak bir dönem , Düzce Aşiyan Ailenin Güçlendirilmesi, Eğitim ve Kültür Derneği Kurucu Başkan Veklili olarak bir dönem, Neurofibromatosis Derneği Sekreteri olarak bir dönem, Düzce Ahde Vefa Derneği Sekreteri olarak bir dönem görev aldım. İçişleri Bakanlığı'nın onaylı ile Yeşilay Genel Merkezinin desteğiyle Benim Kulübüm YEŞİLAY projesinde iki yıl görev aldım. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı - Düzce Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü - Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi tarafından 2017 yılında Düzce'nin Örnek Annesi olarak seçildim ve "Bu İlde SÖNİM VAR!" panelinde panelist olarak katıldım. Görev aldığım stk'larda engellilik, kadın , sosyal politika , bağımlılık ve sanat alanlarında çalışmalar yaptım, paneller konferanslar organize ettim. Aynı zamanda da özel bir çocuğun annesi olarak; Anadolu Ajansı, Hürriyet, Merkez TV'ye röportaj verdim, Diyanet TV'de Ömre Bedel Belgesel programına konuk oldum. Yazar olarak da; Velhasılı Kelam Evrensel Bakış Gazetesi, Düzce Objektif Gazetesi, Düzce Şehir Gazetesi'nde yazılarım yer almaktadır. Gezmek, kitap okumak, yeni yerler keşfetmek, sosyal girişimcilik yapmak gibi hobilerim var. "İnsan ömrü boyunca öğrencidir." diyerek Anadolu Üniversitesi Radyo Televizyon Programcılığı öğrencisi ve hâlâ birçok konuda bilgi birikimi ve donanımımı güncellemek için çaba içerisindeyim. Gayret bizden takdir Allah'tan.