OKUL ÖNCESİ DÖNEM

OKUL ÖNCESİ DÖNEM

OKUL ÖNCESİ DÖNEM ÇOCUKLARDA ÖZGÜVEN GELİŞTİRME

Özgüven, her yaştaki bireyin duygusal gereksinimlerinden birisidir. Bu kavram bireylerin kendilerine biçtikleri öz değerle doğru orantılıdır.

Bireyler, sosyal çevresi, aile yapısı ve kişisel özelliklerinin de katkılarıyla kendilerine ait bir kimlik oluşturmaya başlayarak kim olduklarını tanımlarlar. Oluşturdukları bu kimlik kendilerine has ve özeldir. Olumlu ve olumsuz özellikler barındıran bu kimlikteki kimi davranışlar kişi ile bir bütün haline gelmiştir.

Çoğu birey kendilerinden ayrılmaz parçalar bulunduran bazı kişisel özelliklerini reddederek kendilerini psikolojik açıdan zarara uğratırlar. Bu durum bireylerin kendine olan güvenini de zedeler.

Bireylerde bulunan olumlu ve olumsuz özellikler zaman zaman kendilerine güvenli ya da güvensiz hissettirmektedir. Birey herhangi bir konuda kendine çok güvenirken beğenmedikleri bir davranış ve fiziksel özellikleri nedeniyle bazı konularda özgüvenli bir şekilde adım atmakta zorlanırlar.

Özgüven doğuştan kazanılmış bir kişilik özelliği değildir. Özgüven; değişimi olan ve geliştirilebilir bir duygu durumudur.
Özgüven hakkında verebileceğim bilgiler bu kadardı konu başlığımızın dışına çıkmadan okul öncesi dönemi çocuklarda özgüven geliştirmenin yöntemlerine değinmek istiyorum.

Öncelikle aile kavramının çocukların özgüven gelişimi açısından kritik bir öneme sahip olduğu bilinmelidir. Aileler çocuk psikolojisi hakkında bilgi edinmeli ve çocuklara karşı olan davranışlarına özen gösterilmelidirler.

Aileler çocuklarını huzurlu ve güvenli bir ortamda yetiştirmeli,  ebeveynler birbirlerine ve çocuklarına değerli hissettirebilecekleri bir şekilde davranış sergilemelidirler. Anne ve babalar çocuklarına karşılık beklemeden koşulsuz ve sonsuz sevgi sunmalıdırlar. Onları çok sevdiklerini ve seveceklerini daima hatırlatmalıdırlar.

Aileler çocukların çocuk olduklarını göz önünde bulundurarak onlardan bir yetişkin gibi davranmalarını beklememelidirler. Ebeveynler bu durumu göz önünde bulundurarak mükemmeliyetçi, yargılayıcı ve eleştirel davranışlar sergilemekten kaçınmalıdırlar.

Okulda veya evde çocuklara yıkıcı ve eleştirel yaklaşmadan kendilerindeki eksik ve kusurlu yanlarını görmeleri sağlanmalıdır. Bununla beraber öğretmen ve ebeveynler çocukların iyi oldukları noktaları da görerek bundan gurur duyduklarını çocuğa söylemelidirler.

Çocuğun kapasitesini keşfedip kendilerine has özellikleri ve yeteneklerini ortaya çıkarmada destek olunmalıdır. Başarı veya davranış konusunda çocuk  başka çocuklarla kıyaslanmamalıdır. Bu durum çocuğun şevkini kırıp ve özgüvenini zedelemeye yol açabilir.

Çocuklar okulda ve evde hazıra alışmamalıdırlar. Kendi yaşlarına uygun sorumluluklar vererek bir şeyleri bildiklerini görmeleri sağlanmalıdır. Çocuk elde ettiği başarının ardından aldığı övgü ve mutlulukla kendini önemli ve yararlı hissederek bundan güven duyacaktır. Bu ve bu gibi durumlar çocukların özgüven kazanması açısından yararlı olacaktır.

Çocuklarımızı sevmeyi ihmal etmeyelim, onların çocuk olduklarını ve her daim anne baba sevgisine ihtiyaç duyduklarını unutmayalım…

Bu yazının bütünü yazara aittir.

Yazar: Nermin KAŞÇI

Bir önceki yazımı okudunuz mu?

SESSİZ ŞARKIM

 

kitabımın linki:

SESSİZ ŞARKIM / NERMİN KAŞCI

Instagram:

Editör: Duygu BALCI

Genel Yayın Yönetmeni: Elif Ünal YILDIZ

Yorumlar (2)

  1. Nermin Kaşçı
    • 2/12/2024

    Rica ederim Yıldız Hocam 🤍

  2. Yıldız Tek Gamlı
    • 23/11/2024

    Bilgilendirme için teşekkürler ❤️

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Nermin Kaşçı

22 Ağustos 2000’ da Samsun’da doğdu. Ortaokulu Isparta’da, liseyi Alanya’da tamamladıktan sonra 2019-2021 yılları arasında Çocuk Gelişimi Bölümü, önlisans eğitimi alarak üniversite tahsilini tamamladı. Bir süre özel bir kurumda öğretmenlik yaptıktan sonra 2022 yılında Balıkesir Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünde eğitim görmeye başladı. Şiir ve kitaplara ilgi duyan Nermin Kaşcı şiir yazıp seslendirmelerinin yanı sıra kitap yazmaya başladı. İlk kitabı olan “Sessiz Şarkım” adlı romanını 24 yaşında okurları ile buluşturdu.