HİKAYESİ AĞIR YÜREKLER
- Yazar: Metin ÖZDEMİR
- 14 Aralık 2024
- 42 kez okundu
HİKAYESİ AĞIR YÜREKLER
“Cehalet yenilmesi gereken en büyük düşmandır.” ( Mustafa Kemal Atatürk)
Nice kaliteli insan sırf karşısındaki kırılmasın diye kendi kabuğuna çekilmiş, ortada dolaşan şaklabanlara, şaklabanlıklara da artık ses çıkarmıyor. Bu kaliteli insanlar artık ortaya çıkmak zorunda çünkü toplum çoktan kalitesizliği, kalite olarak algılamaya başladı.
Sosyal medya kalitesiz videolarla çöplük haline geliyor, kalitesiz insanlar kalitesizlikleriyle fenomen haline geliyor, televizyonlar kalitesiz içerikleri zirveye taşımak için elinden geleni yapıyorlar çünkü kendileri de kalitesiz. Tek dertleri varsa yoksa reyting ve para. İnternet gazeteciliği ise bir tık fazla tıklanmak için yapmadıkları kurnazlık yok. Sonuç olarak toplum kalitesizliğe doğru hızla yol alırken, kaliteli insanlar bir bir kendi kabuklarına çekiliyor, hayata küstürülüyor, onlar da ne haliniz varsa görün diyorlar.
Yıkmak kolay, yapmak zor. Toplumun sosyal medya ortaya çıkmadan kalitesi bu kadar belirgin olmasa da sosyal medya ile kalitesizliğini test etmiş olduk. Maalesef toplumun kalitesi de, kumaşı da bu. Yıllardır televizyonlarda top, pop, kop eşliğinde giden programlara bir de sosyal medya içerikleri eklendi. Önemli olan çocuklarımızı bu tehlikeli içeriklerden nasıl koruyacağız?
Onlar bu programlara maruz bırakıldığında neler olacak biliyor musunuz?
Başkalarının acılarına kayıtsız kalacak, üç beş saniye üzülürmüş gibi yapıp, kendi eğlencesine hiçbir şey olmamış gibi devam edecek. Milletin kalitesizliğine bu çocuklar da kapılacak. Duygusuz bir nesil olacak. Düşmanlar bu güzel ülkemize tek kurşun atmadan ahlaki olarak nasıl bu nesli bozduk diye sevinecekler. Çünkü artık bu toplum ahlaksızlıkta çoğu ülkeyi sollamış durumda. Ahlaksızlıkta, yolsuzlukta, hırsızlıkta, eğitimsizlikte, hukuksuzlukta, güvensizlikte ve birçok alanda. Birilerinin acilen buna dur demesi lazım. Yoksa bu ahlaksızlık girdabına toplum çoktan çekilmiş durumda.
Çözüm ne mi diyorsunuz? Değerlerimize geri dönmek. Eğitimi arttırmak. Ahlaki ve vicdanı öne almak. Biz bunları bıraktığımızdan beri her geçen gün dibi görmekteyiz.
Siyasetçilerinin sabah akşam yalan söylediği, hukukçularının sabah akşam talimat beklediği, memurlarının sabah akşam rüşvet yediği, kanunların sadece ezilmiş halka uygulandığı, kalitesizlerin, liyakatsizliğin zirve yaptığı, bilim insanlarının, sanatçıların küstürüldüğü, televizyonlarında ve sosyal medyada bilimin, eğitimin konuşulmadığı ve genç neslin umutlarının paramparça olduğu toplumlar yıkılmaya mahkumdur.
Kaliteli insanların artık bunlara dur deme vakti gelmiştir ve çoktan vakit geçmiştir. Bilim insanları, eğitimciler, gerçek sanatçılar toplumun bu denli uyutulmasına ses çıkarmalıdır. Her geçen gün toplum bir avuç şaklabanın ayakları altında ezilmektedir.
Yarın geç olmadan…
Bu güzel ülkemizi kurtaralım…
Hikayeniz her ne kadar ağırsa da…
Ne kadar yüreğiniz topluma küsse de
Birlikte güçlüyüz…
Cehaletten birlikte kurtulacağız…
Bu yazının tümü yazarın kendisine aittir.
Metin ÖZDEMİR
Yazarın Diğer Yazılarını Okudunuz mu?
Editör: Duygu BALCI
Genel Yayın Yönetmeni: Elif ÜNAL YILDIZ
-mış gibi yaşıyoruz her şeyi hocam 😔 Yalnız kalmamız kalabalıklarda yalnız kalmaktan... #metinhocammebbakaniolsun
Çok güzel olmuş tebrikler hocam.Çok güzel ve yerinde tesbitler bu sözlere sonuna kadar katılıyorum.
Çok güzel olmuş tebrikler hocam.Çok güzel ve yerinde tesbitler bu sözlere sonuna kadar katılıyorum.