Çocukluk Ve Değer
- Yazar: Mehmet Salih BOLAT
- 4 Nisan 2024
- 188 kez okundu
Çocukluk Ve Değer
Kendimize şunu sormalıyız;
Neden anın tadını çıkarmak, çocukluğumuzu yaşamak varken büyümeyi, büyüyünce de çocukluğumuza dönmeyi isteriz.
Belli bir mertebeye gelmek için kendimize hiç zaman ayırmamalı mıyız? Çevremiz bizi kötü örnek olarak göstermesin diye istediğimiz hayatı yaşamıyoruz. Hayallerimizi yaşamak varken etrafımızdakilerin dediklerine bakarak hayallerimizi satıyoruz.
Elimizdekilerin değerini bilmeyip daha da hırs yaparak daha fazlasını elde etmek için ekstra efor gösteriyoruz,
Neden varlıklarımızın, değerlerimizi , sevdiklerimizin….. bizimleyken değil de kaybedince kıymetini anlarız,
Ve en sonunda şunu sormalıyız neden benliğimizden çıkıp kendimize değer vermeyip hayatın akışına kapılıp kendimizi kaybediyoruz?
Değerini bilemedik
Değerini bilemedik çocukluğumuzun; Çocukluk arkadaşlarımızla oynamak, eğlenmek mutlu olmak varken daha hayatın başında arkadaşlarımızla yarışa girip geçmeye çalıştık.
Değerini bilemedik gençliğimizin;
Kurduğumuz hayalleri, gençken gezip görebileceğimiz yerler varken iş telaşına koşup gezmeyi ertelediğimiz, sevdiklerimizle zaman geçirmek varken hayatın telaşına kapıldığımız ve hayatımızda etkisi olan çocukluktan beri girdiğimiz yarışların alışkanlık yapmasından gençliğimizi heba ettik.
Değerini bilemedik sağlığımızın elden ayaktan düşüp ellere muhtaç olduk.
Değerini bilemedik hayatımızın;
Hayatımızın sonuna doğru yaklaşıyorken her zaman ertelediğimiz hayatımız boyunca yaşayabilecegimiz o kadar güzel anılarımızı, çocukluğumuzu, gençliğimizi, hayallerimizi ve aslında yaşayabileceğimiz ama yaşayamadığımız tüm her şey için pişman olduk.
Mehmet Salih BOLAT
Baş Editör: Elif ÜNAL YILDIZ
Bir Önceki Yazımı Okudunuz mu?
Tek derdimizin gelecek olması gerekirken çocuklara nasıl bir gelecek bıraktıgımızı düşünmeliyiz
Yazınız çok hoş. Okuyan herkesin kendisini sorgulaması gerekiyor resmen. İnsanın tüm bu koşuşturma içinde anda kalıp ben ne yapıyorum diye sorgulaması gerek. Aancak bu sayede elindekilerin kıymetini bilebilir. Diğer yandan sorgulamayan toplumlar; her zaman daha çok aç, hırslı ve beraberinde düşüncesiz kişiliklere dönüşür.