Türkiye’de Kadın Olmak

Basın
Türkiye’de Kadın Olmak

Türkiye’de Kadın Olmak

Bir Varoluş Mücadelesi

Bu haftaki köşe yazımda sizlere Türkiye’de kadın olmak konusunu ele almak istiyorum. “Kadın olmak” kavramı, toplumumuzda farklı anlamlar yüklenerek karmaşık bir hale gelmiştir. İyi bir eş, anne, abla ve kız kardeş olmak gibi rollerin ötesinde, kadın olmak bir varoluş mücadelesine dönüşmüştür.

Ülkemiz, son yıllarda kadına yönelik şiddetin ve tacizin arttığı bir dönemden geçiyor. Sevgili ve eski eş cinayetleri, sokaklarda ve toplu taşımada yaşanan tacizler, kadınlarımızın hayatlarını karartmaya devam ediyor. Bu tablo, bizlere “Nasıl bu hale geldik?” sorusunu sorduruyor.

Cumhuriyet’in ilk yıllarında, Atatürk’ün önderliğinde kadınlara seçme ve seçilme hakkı gibi önemli haklar verilmiş olsa da, son yıllarda kadınlarımız hak ettiği değeri görememekte ve kendini değersiz hissetmektedir. Aile olgusunun temelini oluşturan kadınlarımız, erkek egemen bir toplumda şiddet ve ayrımcılıkla karşı karşıya kalmaktadır.

Toplumun birleştirici gücü olan kadınlarımızın sesi, son yıllarda daha da gür çıkmaktadır. İstanbul Sözleşmesi’nin feshi ve kadın cinayetlerine karşı yükselen tepkiler, kadınlarımızın haklarını savunma konusundaki kararlılığını göstermektedir.

Eğitimdeki yetersizlikler, fırsat eşitsizliği ve kanunların yetersizliği gibi sorunlar, kadınlarımızın toplumdan dışlanmasına neden olmaktadır. Kendi haklarını ve geleceklerini garanti altına almak, kadınlarımız için kaçınılmaz bir hale gelmiştir.

Bu mücadelede, erkeklerin de desteği büyük önem taşımaktadır. Toplumumuzdaki erkek egemen zihniyetin değişmesi ve kadınlara karşı bakış açısının dönüşmesi için erkeklerin de bu mücadelede yer alması gerekmektedir.

Kadınların maruz kaldığı şiddete ve ayrımcılığa karşı sessiz kalmamalı, bu çirkin tablo karşısında hep birlikte mücadele etmeliyiz.

Unutulmamalıdır ki, kadınlarımızın özgür ve eşit bir toplumda yaşaması, hepimiz için daha güzel bir gelecek anlamına gelmektedir.

Kadınlarımızın sesi olmalı, bu mücadeleyi birlikte kazanmalıyız!

Yusuf DAL 

Baş Editör: Elif ÜNAL YILDIZ 

Bir Önceki Yazımı Okudunuz mu?

ELLERİ ÖPÜLESİ ANNELER

 

Etiketler:

#kadınayönelikşiddet #kadınınönemi #kadınolmak #kadınşiddeti

Yorumlar (1)

  1. zoritoler imol
    • 25/06/2024

    Someone essentially help to make seriously articles I would state. This is the very first time I frequented your website page and thus far? I surprised with the research you made to create this particular publish incredible. Great job!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yusuf DAL

Kuaförden Şaire: Hayatın Renklerini Anlatan Bir Yolculuk 33 yıllık kuaförlük serüveniniz ve şiire olan tutkunuzun kesiştiği noktada, hayatınıza bambaşka bir renk katmışsınız. Çeşitli sosyal medya hesaplarında paylaştığınız şiirlerinizle duygularımı ve yaşam bakış açınızı okurlarla buluşturuyoruz. İzmir Bir Melek Bin Melek Olsun Dayanışma Derneği yönetim kurulu başkanlığı görevini 3 yıldır başarıyla yürütüyorsunuz. Evli ve 11 yaşında bir kızınız olması hayatınıza sevgi ve anlam katıyor. İzmir Bornova'da yaşarken şiirlerimle ihtiyaç sahibi çocuklara destek olmaya devam ediyorum. Sizin hikayeniz, tutkunun ve dayanışmanın bir araya gelmesiyle ortaya çıkan ilham verici bir örnek. Kuaförlük mesleğindeki deneyimlerinizin ve şiire olan sevginizin harmanlanması, özgün ve duygusal bir dil oluşturmanızı sağlıyor. Hayatın renklerini şiirlerime yansıtarak okurları duygulandırmak ve düşündürmek. Dayanışma ve yardımseverlik ruhunu şiirlerimede yayarak, ihtiyaç sahibi çocuklara destek olmak tek hedefim.

Benzer Yazılar