Leyla İle Mecnun

Leyla İle Mecnun

Leyla İle Mecnun

Bugün sizlere şiirlerin ilham kaynağı ve ana duygusu olan “Aşk’ın” efsanevileşmiş ikilisinden bahsetmek istiyorum.

Var mı günümüzde böyle Leyla Ve Mecnun gibi bir aşk diyoruz çoğu zaman. Sonra düşünüyoruz bu hayattan göçüp gitmeden önce bulur mu bizi de diye içten içe.

Soruyorum size dostlar kim istemez ki ? Gelin hep birlikte şiirlerle günümüze kadar uzanan Leyla ve Mecnun ‘un hikayesini yeniden hatırlayalım.

Arap yarımadasında yaşayan Beni Amir kabilesine mensup Leylâ ve Kays birbirlerine âşık olmuşlardır. Kısa zamanda her yere yayılan bu aşkı duyan annesi Leylâ’yı okuldan alır ve Kays’la görüşmesini yasaklar.

Ayrılık ıstırabıyla mahvolan Kays halk arasında Arapçada “deli” anlamına gelen “Mecnun” diye anılmaya başlar. Kays, babasına Leyla’yı istemesini söyler ancak aşkları sebebiyle kızın adı dillere düşüp namusu lekelendiği için teklif reddedilir.

Leyla bir başkası ile evlendirilir. İyice deliye dönen Mecnun’a birçok kişi Leylâ’yı unutmasını söyler; ancak onun için kainat artık Leylâ’dan ibarettir ve hiçbir şekilde bu aşktan vazgeçmez.

Ailesi bu dertten kurtulmak için Allah’a yakarmak üzere onu Kabe’ye götürür ama o tam tersine derdinin artması için dua eder; çöllere kaçarak vahşi hayvanlarla birlikte yaşamaya başlar. Başkasıyla nikahlandırılan Leylâ, kocasından kendisini uzak tutmak için bir hikâye uydurur ve bir süre sonra adam ölür.

Bu sırada Mecnun çöldedir ve aşkın bin bir türlü cefasıyla yoğrulmaktadır. Dünyayla bütün bağlantısı kesilir ve sadece ruhuyla yaşar hale gelir. Leylâ’nın vücudu da dahil olmak üzere bütün maddi varlıklarla ilişkisi bitmiştir.

Bir gün Leylâ çölde onu bulur ama Mecnun onu tanımaz ve “Leylâ benim içimdedir, sen kimsin?” der.

Leylâ, Mecnun’un ulaştığı mertebeyi anlar, evine geri döner ve üzerinden fazla zaman geçmeden Leylâ hayata gözlerini yumar. Leyla’nın öldüğünü öğrenen Mecnun, onun mezarına gidip uzanır ve canından can gitmiş gibi hıçkıra hıçkıra ağlar.

Yaradan’a feryat figan dualar ederek canını almasını, kendisini Leylâ’sına kavuşturmasını ister. Duası kabul olur, göklerin gürlemesiyle birlikte Leylâ’sına kavuşur âşıklar âşığı Mecnun.

Leyla ile Mecnun’un aşkı Arap halk edebiyatında ortaya çıktıktan sonra Arapça ve Farsça’da kaleme alınmış; 10. yüzyılda edebiyatçılar tarafından çok yaygın olarak işlenmiş; Mecnun’a ait olduğu söylenen şiirlerin arasına nesirler de eklenerek hikâye haline getirilmiştir.

Siz aşkınızı bütün dünyevi zevk ve düşüncelerden arındırmayı mı yoksa aşkınızı hem kalbinizde, hem de değerini kıymetini bilip mücadele ederek yaşamayı, yaşatmayı mı seçerdiniz?

 

Leyla ile Mecnun 

Değerli düşüncelerinizi yorumlara bekliyorum dostlar.

M.Selçuk KATIOĞLU (YEŞİL ADAM)

Baş Editör: Elif ÜNAL YILDIZ 

Bir Önceki Yazımı Okudunuz mu?

YEŞİL’CE YEŞİL ADAM 

Etiketler:

#Aşk #leylailemecnun

Yorumlar (3)

  1. […] LEYLA İLE MECNUN  […]

  2. Perihan
    • 15/03/2024

    Kalemize sağlık okuriken sanki çöllere giden ben mişim gibi hissettim. Hikaye içimi delip geçti.Aşklar ne kadar değerli aslında bir uyanış bazen.bazen ise kapanış.✌️

  3. Aylin
    • 15/03/2024

    Kaleminize sağlık.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Murat Selçuk KATIOĞLU

4 Aralık 1979 doğumlu, dinleyenlerin ve sevenlerinin "Yusuf Hayaloğlu" diye hitap ettiği Söz yazarı, Şair, Bestekar ve Yorumcu M.Selçuk KATIOĞLU, bioenerjist uzmanlığını yanı sıra uzun yıllar ünlü sanatçılara şarkı sözü vermiş olup aynı zamanda, bir çok tiyatro oyununun senaryosunu yazıp, yönetip, oynamıştır. 2013 yılında yayınlanmış olan Mavi Düş İstasyonu adında şiir kitabı vardır.