DİLEK AĞACI

Yaşam
DİLEK AĞACI

DİLEK AĞACI

Anadolu’da ve diğer Türk Cumhuriyetlerinde  dilek ağacı  vb. gelenek, görenek ve inançlarının uygulama izlerini görebiliyoruz.

Dileği, isteği olan genç kızlar toplanırlar, ulu bir ağacın altında dilek dileyip dallara renkli bezlerden bağlarlar. Aynı zamanda dua da ederler. Yaradan’ın onları duyduğuna, dileğe duaya icabet edeceğine inanırlar.

Çocuğu olmayanlar delik taştan geçerken dilek diler dua ederler. Oraya metal para, kuru soğan, elinde neyi varsa alıp bırakırlar.

Nazar değdiğine inananlar ise bu konuda yetkin kişilerden yardım alır. Nazar değen kişinin üzerine bir çarşaf örtülür. Tavada balmumuyla eritilen kurşun bir tas suyun içine coss diye dökülür. Çıkan şekle göre göz göz olmuş nazar var diyerek işlem üç kez tekrarlanır. Sonra tastaki sudan bir yudum içirilir, kalanı evin her yerine saçılır ki negatif enerjiden arınsın.

Kötü rüya gören yorumlatmaz düşünü. Akan suya anlatır, kağıda yazar yakar. Hayra yorar hayır çıksın diyerek.

Nevruz. Bahar ayının gelişiyle birlikte kutlanmaya başlanan bayramdır. Sultan Nevruz da denir. Mart ayının girmesiyle kırmızı beyaz ipten bileklikler yapılır dilek dilenir. İlk göçmen kuşun görülmesiyle ya da ağaçların çiçek açmasıyla ağaç dalına bağlanır. Anadolu’da ve balkanlarda devam eden geleneklerdendir. Genç kızlar tarafından tercih edilen bir ritüeldir.

BALALAR

Yeni doğan bebekler için kırk uçurma, duşak köstek kesme, saç kesme, diş hediği gibi uygulamalar devam eder. Bir tepsiye konulan makas, kalem gibi ürünlerden hangisini seçerse mesleğini seçmiş olduğuna inanılır.

KAN AKITMAK

Yeni ev, araba alınınca kurban kesip fakirlere dağıtmak, askere giderken ya da dönünce adak ve şükür kurbanı kesmek, yeni doğan bebeğe akika kurbanı kesmek, hem kazadan beladan korunacağına inanılarak, hem de şükür amaçlı yapılan uygulamalardır.

Yanan ateşe su dökülmez uyutulur. Eğer dökülürse uğursuzluk olacağına inanılır.

Farklı din ve kültürlerde insanlığın bilinen tarihinden beri yapılagelen, inançlara göre şekillenen ritüeller devam eder. Bu inançlar uygulamalar farklı inançlarda, kültürlerde günah, saçma, anlamsız görülebilir.

Şu husus unutulmamalıdır. İnanmak insanoğlunun yaratılışında vardır. Her birey içinde doğup büyüdüğü toplumun inanç gelenek ve göreneklerine göre şekillenir. Kişi bilinç geliştirir araştırır, öğrenir ve kendi tercihini yapar.

Kendi inandığı dine göre ibadetlerini yapar, yaşamını şekillendirir. Yanlış ya da doğru yargılayamayız. Yaradanıyla kendi arasındadır.

Önümüzden kara kedi geçti diye o günümüz kötü geçmez. Elimize uğur böceği kondu diye ya da başımıza kuş pisledi diye şans bize gülmez. Bu sebeplerden diğer canlıları günah keçisi ilan etmek gereksizdir.

Batıl ile asırlardır uygulana gelen gelenek görenekleri karıştırmamak gerekiyor.

Gelelim dilek ağacına, koskoca bozkırın ortasında dallarında rengarenk çaput bağlanmış bir ulu ağaç görsek ister istemez bizde bir bez parçası bağlarız. Dilek niyetine dua ederiz. Kim bilir kimler sıkıntısı geçsin diye dua etti. Kimler duası kabul olsun diye bez bağladı. Ne yakarışlara şahit oldu ulu ağaçlar. Ne canlar gölgesinde dinlendi, soluklandı. Duanın nerede ne zaman edildiğinin önemi yok. 

Bunu yaradanda  dua eden de dilek dileyen de bilir. Asıl olan kul ile yaratıcısı arasında kurulan gönül bağıdır.

Güzel dilek ve dualarımız kabul olsun. Selam ve dua ile hoş kalınız.

 

Editör: Sonay BİLGİ ARABACI

Genel Yayın Yönetmeni: Elif ÜNAL YILDIZ 

Bir Önceki Yazımı da Okumak İster misiniz?

ÇEŞMELERİMİZ

Etiketler:

#fisildayankalemler.org #yaşam

Yorumlar (1)

    • 4/06/2024

    Hocam şimdi buna spritüel uygulamalarda eklendi😁

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Elife AKGÜL

Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunuyum. 58 yaşındayım ve ev hanımıyım. Yörük kültüründen etkilenerek kendi yaşamım ve ailemin yaşantıları üzerinden hatıralar ile roman ve öyküler yazdım. Aynı konseptte edebi ürünler üretmeye devam ediyorum. Şu ana kadar yazdığım fakat yayınlanmamış bir roman, bir öykü, bir tiyatro senaryosu ve bir şiir bulunmaktadır. Tarzımı Cengiz Aytmatov ve Yaşar Kemal’e yakın görüyorum.

Benzer Yazılar