ZOR BEYİN OĞLU KİZİROĞLU MUSTAFA
- Yazar: Ozan Kasım KOL
- 18 Haziran 2024
- 258 kez okundu
ZOR BEYİN OĞLU KİZİROĞLU MUSTAFA
Kiziroğlu Mustafa Bey Türküsü
Sevgili dostlar, bu sayıda Kars yöresine ait, ancak hikâyesine Türk Dünyasının her yerinde rastlayabileceğiniz bir türküden bahsedeceğiz. Köroğlu ismini duymayanımız yoktur. Hem kahraman hem de şair bir kişiliktir. Özellikle Bolu Beyine karşı kendisinin ve mazlumların haklarını koruması ile meşhurdur. Bir de Köroğlu’nun yoldaşı Ayvaz vardır. “Bir Köroğlu bir Ayvaz kaldı” deyimi de kulağımıza yer etmiştir.
Köroğlu, yoldaşı Ayvaz’ı evlendirecektir. Gelinin başına takmak için turna teleği gerekir. Kimde vardır, kimde yoktur diye düşünürken Kiziroğlu Mustafa Bey’in evinin avlusunda bulunduğu haberi gelir. Köroğlu derviş kılığına girer, atına atlar ve Kiziroğlu Mustafa Bey’in evini bulur. Tabiri caizse turna teleklerini çalar ve oradan uzaklaşır. Köroğlu’nu fark eden Kiziroğlu Mustafa Bey de atına atlar ve Köroğlu’nu takip eder. Bu amansız takibin sonunda ikili karşı karşıya gelir ve aralarında çetin bir mücadele başlar. Uzun bir vuruşmanın sonucunda Kiziroğlu Mustafa Bey, Köroğlu’nu çamurlu bir suyun içine düşürür fakat böyle ünlü bir yiğidi öldürmek istemez.
“Köroğlu, canını bağışlayacağım ama bir şartım var. Bundan sonra benim yiğitliğimi öveceksin,” der.
Köroğlu cevaben, “Benim fıtratımda başkasını övmek yoktur ama seni öveceğim,” der.
Ayvaz’ın düğünü yapılır. Herkes normal yaşantısına döner. Kiziroğlu Mustafa Bey merak eder, Köroğlu verdiği sözü tutar mı diye. Atına atlar, uzun bir yolculuktan sonra Köroğlu’nun evine varır ve evin avlusunu gözetler. Avluda Köroğlu ve eşi Han Nigar birlikte oturmuş sohbet ederlerken görür ve konuşulanları dinlemeye başlar. Han Nigar, “Hele Köroğlu, söyle bakalım. Bu dünyada senden daha yiğit biri var mıdır?” der.
Köroğlu önce düşünür, sonra “Sana zahmet bağlamamı getir de anlatayım sana…” der.
Han Nigar bağlamayı getirir. Köroğlu bağlamayı eline alır ve başlar çalıp söylemeye.
Bir hışımla geldi geçti
Kiziroğlu Mustafa Bey
Hışmı dağı deldi geçti
Kiziroğlu Mustafa Bey
Ağam kim canım kim Neğar kim
Kim kim Kiziroğlu Mustafa Bey
Vay ben ona eş olaydım
Anadan on beş olaydım
Keşke onla kardaş olaydım
Kiziroğlu Mustafa Bey
Ağam kim canım kim Neğar kim
Kim kim Kiziroğlu Mustafa Bey
Bir at biner ala paça
Mecel vermez kırat kaça
Az kalsın ortamdan biçe
Kiziroğlu Mustafa Bey
Ağam kim canım kim Neğar kim
Kim kim Kiziroğlu Mustafa Bey
Hay edende haya teper
Huy edende huya teper
Köroğlu’nu çaya(suya )teper
Kiziroğlu Mustafa Bey
Ağam kim canım kim Neğar kim
Kim kim Kiziroğlu Mustafa Bey
Bu deyişi duyan Kiziroğlu Mustafa Bey’in keyfi yerine gelir ve sessizce oradan uzaklaşır.
İşte bir türkü hikayemizin sonuna geldik. Bir başka türkü ve hikayesinde buluşmak üzere hoşça kalın.
*Telek: Kuşların gövde, kanat ve kuyruklarında bulunan, örtü, uçma ve kuyruk telekleri olarak üçe ayrılan, türlü renklerde ve kalın eksenli tüy.
*Avlu: Köylerde veya şehirlerde tarla ve sokak harici evlerin önünde, arkasında hatta sağında ve solunda oturmak, dinlenmek için ayrılmış ve etrafı çit veya duvarla çevrilmiş bahçe.
Yazar: Ozan Kasım KOL
Genel Yayın Yönetmeni: Elif Ünal YILDIZ
Editör: Hakan DİNÇAY
Yazının bitünü yazarına aittir.
Çok mutlu oldum. Türkülerin hikayeleri beni heyecanlandırdı. Devamını bekliyorum. Sevgiler
Harikasınız hocam ❤️
Emegine saglik
Kalemine sağlık kardeşim