ÇÖPTEKİ HAYATIN GİZEMİ
- Yazar: Dilek NAZLIOĞLU
- 10 Şubat 2024
- 472 kez okundu
![ÇÖPTEKİ HAYATIN GİZEMİ](https://fisildayankalemler.org/wp-content/uploads/2024/02/IMG-20240209-WA0062.jpg)
Her akşam olduğu gibi Ayşe çöpleri hazırladı, sokağın başına kadar yürüdü. Resmen soğuktan içi titredi. Üzerindeki yeleğe sıkıca sarıldı. Etraf sakin görünüyordu, hava biraz pusluydu. Sanki fırtına öncesi sessizlik vardı.
“Allah verede havalar iyice soğumasa, odunlar yetse” diye söylendi.
Elindekileri çöp kutusuna attı. Etrafta sağa sola saçılmış çöpleri toplarken konteynerin altındaki sayfaları dağılmış olan kitabı fark etti. Eğilip kitabın sayfalarını topladı, birbirine girmiş olan kâğıtları sayfa numaralarına göre dizdi, mutlulukla evinin yolunu tuttu. Çocuklarının okul kütüphanesinden getirdiği hikâye kitapları dışında kitap okumuşluğu yoktu. Ama bulduğu her sayfayı okumayı çok severdi.
Eşi henüz gelmemişti. On dört yıldır evlilerdi, iki çocuğu vardı. Onları okula getirip götürüyor, bütün gün ev işlerini yapıyor, sonra evde sıkılıyordu. Geçim sıkıntısından başka bir derdi yoktu. Eşi çalışmasına izin verse bu sorunda ortadan kalkacaktı ama Hasan ısrarla çocukların küçük olduğunu söylüyor Ayşe’yi eve mahkûm etmeye devam ediyordu. Ayşe bazen Hasan’a isyan eder, istediklerini alamadığında söylenir, sonrada eşinin kalbini kırdığı için üzülürdü. Ama haksız değildi, bu devirde tek maaşla kim geçinebilmiş ki onlar tok kalsın.
Sobaya bir odun daha atıp elindeki kapağı olmayan kitaba baktı. Önce üzerindeki tozları peçeteyle sildi sonra sobanın yanına oturdu. Kitabın ismi de yazarı da belli değildi. Merakla kitabı açtı. Kitabın ilk yirmi dokuz sayfası yoktu, arka sayfaları da eksikti. Ayşe içinden gülümsedi “En azından okuyacak bir şeyim var.” diye düşündü. Başladı okumaya…
Hani insan bazen hayattan bıkar ya, hiçbir şey tat vermez, neden hayattayım ki dersin, dersinde bir cevap bulamazsın. Hatta ileriye gider neden bu eziyeti çekeyim ki diye düşünürsün. Ama sonra aklına çocuğun gelir, sonra ailen, sonra ilk hatırlanması gereken ama nedense hep unuttuğumuz yaradan düşer akla. Bilirsin ki günahtır cana kıymak.
Hayatında bir değişiklik yapman gerektiğini bilir ama ne yapacağını bilemezsin. İşte böyle zamanlarda kalkıp abdest alsan, üstündeki negatif enerjiyi doğanın en güzel canlı organizması su ile temizlesen sonra perdeyi aralayıp güneşin yeryüzünü ısıttığı gibi seni de ısıtmasına izin versen. Sonra Kuran’ı Kerim’den Bakara suresini açsan ne güzel olur. Derin bir nefes alsan, serdiğin namaz örtüsünün üstünde zaman gözetmeksizin ağlasan, yapabiliyorsan iki rekat şükür namazı kılsan veya ölmeyi düşündüğün için tövbe etsen. Hatta yapabiliyorsan vakit namazlarına başlasan ne kadar da güzel olur. Çünkü insanı ölme fikrine sürükleyen asıl sebep kalabalık içinde olup yalnız hissetmemizdir. Ancak unutulmamalıdır ki hiçbir insanoğlu yalnız değildir. Ayeti kerimede denildiği gibi yalnız değilsin Allah var. Bunu bilip hissettiğimiz üzüntüyü gözyaşlarımızla akıtmamız gerekir. Çünkü insandır düşer, şaşar, bazen ümitsizliğe kapılır. Mevlana Hazretlerinin de dediği gibi “la tahzen” sen üzülme.
Üzülme!
İnsanlar senin kalbini kırmışsa üzülme!
Rahman, “Ben kırık kalplerdeyim” buyurmadı mı?
O halde ne diye üzülürsün ey can?
İşte bu sebepten üzülme. Dünya gelip geçici bir yerdir. Kimse buraya kazık çakmamış, kimse zorluk yaşamadan ölmemiştir. Zengin dediğimiz insanlar, sultanlar, kraliçeler ne kadar mahlûkat varsa hepsi sıkıntı çekmiştir. Dünyada bir kişi bile yoktur ki yalnızlık hissedip üzülmesin, sıkıntıya düşüp ağlamasın. Herkesin derdi kendi çekeceği kadardır. Yaradan kimseye taşıyamayacağı yükü vermez. O halde tıpkı benim yaptığım gibi sende ayağa kalk, derin bir nefes al hayatına şükret. Bu dünyaya boşuna gönderilmedin. O yüzden seni sıkan, boğan ne varsa terk et, hayatına yenilik ekle. Eğer çocuğuna yaptığı hatalardan dolayı kızıyorsan kızma, eşin seni görmüyorsa kendini göster, para yetmiyorsa işe başla, seni döven, iteleyen bir aileye sahipsen uzaklaş oradan, yapabiliyorsan yap. Hiçbir şey yapmazsan hayatın aynen devam eder. Yalnız olursun, üzülürsün, kırılırsın. Bazen hayatta tam tersini yapmak lazım.
O zaman yapman gerekeni biliyorsun.
Ayşe bir anda ürperdi. Kim yazmışsa ne kadar da doğru söylemişti. Artık Ayşe’nin de sobanın başından kalkıp Hasan’a çalışmak istediğini söylemesi gerekiyordu. Bu böyle olmazdı. Yarı aç yarı tok geçinmektense birlikten kuvvet doğar hesabı, kocasına yardım etmeliydi.
Kararını verdi, önce abdest aldı, öğle namazını kıldı, sonra akşam için yemek hazırladı. Akşam bu gidişe bir dur diyecekti. O zamana kadar kitaba kaldığı yerden devam etti. Kim bilir daha neleri idrak edecekti.
02.02.2024
Editör: BEREN KAYA
Harika bir yazı
Bazı kitaplar hayat gibidir
Yazıyı çok beğendim.
Akıp giden bir hayat akıp giden satırlar Çok güzeldi ben de kitaba devam etmek istedim Kaleminize sağlık
Herzaman şükretmek ve iyi düşünmek ağzından düşmeyen,güzel yazarımız,yüreğine ve kalemine sağlık💯
Herzaman şükretmek ve iyi düşünmek ağzından düşmeyen,güzel yazarımız,yüreğine ve kalemine sağlık💯
Harikasınız Dilek Hocam. Tebirk ederim.
Çok teşekkür ederim. Gerçekten hayatımızdaki farkındalığı artırmak için okumalıyız. Sık sık kendinizi de açıp okumalıyız. Neredeyiz, nasıl yolumuza devam etmeliyiz, sonumuz nereye varır? İyi pazarlar.
Kaleminize ve yüreğinize sağlık Dilek Nazlıoğlu
Kaleminize ve yüreğinize sağlık Dilek Nazlıoğlu
Sayın Dilek Nazlıoğlu'nun tüm romanları çok etkileyici. Ellerinize, emeğinize sağlık. Başarılar dileriz. Yazarımızın yeni eserlerini sabırsızlıkla bekliyoruz.
Her zaman şükretmeliyiz ve hayatın değerini rabbin bize verdiklerini küçümsememeli ve kalbimizle ona dua etmeliyiz.
Ellerine yüregine saglık yeğenim
Ellerine yüregine saglık yeğenim
Ellerine yüregine saglık yeğenim
Düşüncelerin, yazıların her zaman kalbime dokunmayı başarıyor.Kalemine sağlık. DİLEK NAZLIOĞLU 🙏
Size olan saygım git gide artıyor. Kaleminizden dökülen her cümlede nasıl emek harcadığınızı tahmin etmek çokta zor değil. Başarınız daim olsun.
Kalemine düşüncene sağlık harika🌷
Okurken gözümde canlandı resmen, kaleminize emeğinize güzel yüreğinize sağlık 🤩🥰
Dilek Nazlıoğlu kaleminin sıkı bir hayranıyım. Kendine has bir tarzı ve hayata bakış açısı var. Nedense okuduğum her kitabında tanıdık birine rastlamış hissi uyandırıyor bende. Sanırım bu da kaleminin gücünü gösteriyor. Öncelikle yazıyı çok beğendim ve Dilek hocamı gönülden tebrik ediyorum. Not. Dilek Nazlıoğlu sayesinde hayatımda ilk kez bilim kurgu romanı okudum ve çok beğendim. Saygılarımla Yılmaz Ali
"Bu dünyaya boşuna gönderilmedin." Emeğine sağlık Dilek abla🙏👏
Küçücük yazıda çok büyük anlamlar yine…
Başarılı yazını canı gönülden tebrik ediyorum Dilek Nazlıoğlu ❤️
Dilekcim kalemine sağlık yine cok guzel bi hikaye 🌷
Dilekcim kalemine sağlık yine cok guzel bi hikaye 🌷
Kalmine sağlık dilek ablacığım 💓
Sayın hocam, çok güzel 💚 ellerinize sağlık 🤍🌸
Her bir cümlesi ilmek ilmek işlenmiş , insanın içine işleyen , etkisi büyük bir yazı . Gerçekten herkesin ders alması gerek bu cümlelerden . Harika bir kaleme sahipsiniz , eserlerinizi okumaktan büyük zevk alıyorum ❤️
yüreğine sağlık Dilek Nazlıoğlu 🙏
Kaleminize sağlık gerçekten çok güzel olmuş 👏
Çok başarılı olmuş. Sizi tebrik ederim Dilek hanım 🙏
Çok harika olmuş Dilek hanım tebrik ederim. 🙏