ÜRETİM TÜKETİM VE İLKELLİK

ÜRETİM TÜKETİM VE İLKELLİK

ÜRETİM TÜKETİM VE İLKELLİK

Dünyamız milyonlarca yıldır değişik canlı gruplarının yaşam döngülerine şahit olmuştur. Bu yaşam döngüleri jeolojik zamanlar içerisinde kendilerine yer bulan döngülerdir ve  bu döngüler içerisinde en uzun dönem bilindiği üzere Prekambriyen dönemdir.

Bilgilerin kısıtlı ve kuramsal olduğu Prekambriyen dönemde kıtalar oluşmaya başlamış ve omurgasız yaşam da ortaya çıkmıştır. 4,6 milyar yıl öncesinden başlayıp yaklaşık 540 milyon yıl öncesine kadar geçen bu dönemde aslında bir gezegenin doğuşu da gerçekleşmiştir.

Prekambriyen devirde kıtalar oluşurken; sonrasında yaşanan Kambriyen patlama yani  canlılığın birden bire çeşitlenmesi ile birlikte yeryüzünde canlı artışı da başlamıştır.

Okyanusta başlayan bu artış ve çok hücrelilik myriapod, arachnid ve hexapodların karaya çıkması ile karada da çeşitlenmenin başlangıcını oluşturmuştur… Bu dönemleri uzaktan film izler gibi izlediğimizi hayal edelim.

4,1 milyar yıllık süreçte kocaman bir ateş topunun üzerinde geniş okyanusları olan, bitkisel ve hayvansal yaşamın ortaya çıktığı devasa o küre… Bu kürenin daha ilerleyen dönemlerinde insanın ortaya çıkışı ve sonucunda da hummalı bir çalışma…

Her yılı bir saniye olarak filme çektiğimizi düşünürsek 50 bin günden uzun bir film ortaya çıkar ve biz bu filmin iki dakikasında görünmek için çaba harcayan figüranlardan başka bir şey olamayız.

Bütün önemsediğimiz olaylar hatta koca koca imparatorlukları düşünün, mesela Roma İmparatorluğu; 1000 yıl mı ayakta kaldı? Bu filmin 16 dakikasında Roma’nın Etrüskleri yerle yeksan etmesi ile başlayan ve İstanbul’un fethi ile biten hikayeyi izleriz.

İşte insan ömrünün ya da olayların Dünya için önemi ya da varlığı bu kadardır!  Tüm Roma dünya için sadece 16 dakika, Türkiye Cumhuriyeti ise 2 dakikadan az bir zaman demektir.

İşte bu dünya yaşamının son 30 yılı yani filmin 30 saniyesinde toplumun nasıl geliştiğini ya da gelişme adı verilen yeni endüstrilerle nasıl hareketlendiğini hep beraber izliyoruz.

Bu öyle bir hareket ki 2,6 milyon yıl önce yaşayan insanın çabası, uğraşı ve binlerce yıllık aralıksız direnmesi ile ortaya çıkan “bugün” o döneme ilkel olarak bakan çabasız bir kitlenin geriye yönelik evrimleşme adımlarına dönüşmektedir.

Son yıllara gelene kadar üretim amaçlı çalışma, gelişim ve medeniyet artık tüketim amacına dönüşmüştür. Baudrillard’ın da söylemi ile tüketim toplumu ortaya çıkmış, nesiller nasıl üretiriz, nasıl gelişiriz ve nasıl yenileniriz söylemlerinin yerine nasıl tüketiriz yaklaşımı ile konum almaya başlamıştır.

Geçmiş ilkel(!) nesiller, temel ihtiyaçlarını karşılayıp kendilerini geliştirirken; sözüm ona gelişmiş  (!) nesiller, temel ihtiyaçlarını karşılamak için harcadıkları kaynakları tüketim amacına dönüştürmeye başlamıştır.

Daha akılda kalıcı bir şekilde örnekleyecek olursak; ilkel toplumda soğuktan korunma bir örtünme ihtiyacıyken şimdiki nesillerde korunma bir ihtiyaçtan çok, bizi koruyan örtünün markasına ulaşma hedefine dönüşmüştür.

Burada gerçek anlamda gelişen toplumların kaynak dağılımları dikkate alındığında araştırmalar, eğitim ve gelişim gözlenirken; gelişmiş olmaya çalışan toplumlarda amaç tüketimdir.

İşte bu sebeple bir kısım birey için telefonun, ayakkabının ya da aracın markası önemliyken o markaları üreten bireyler için ihtiyacın giderilmesi hedeflenmiştir ki bu da toplumlar arasındaki farkı ortaya koymaktadır.

Arkanıza yaslanıp yukarıda bahsettiğimiz o film karelerine baktığınızda; ilkellerin ne kadar ürettiğini ve buna karşılık gelişmişlerin ne kadar tükettiğini kıyaslayarak izleyebileceğimiz o kısacık film karelerini hep birlikte çektiğimizi belki de hiçbir zaman fark edemeyeceğiz.

 

İbrahim Aykut KAYA

Editör: Nigar KAYA

Baş Editör: Elif ÜNAL YILDIZ 

Bir Önceki Yazımı Okudunuz mu?

AFRİKA’NIN GERİ DÖNÜŞÜ 

Kaynaklar

Yiğitbaş, E. Kerrtch R, Yılmaz, Y.(2004).Batı Pontidlerde Prekambriyen Yaşlı Metamorfik Temelin Jeolojik Evrimi.57. Türkiye Jeoloji Kurultayı. MTA Kültür Sitesi Ankara

Polat, A. (2016). Yerküre üzerindeki yaşamın kökenine ve evrimine jeolojik bir bakış açısı. Mavi Gezegen. 21.5-17

Yorumlar (1)

  1. Hocam tüketim toplumu olmanın ötesinde biraz ilkelleşip üretim toplumumu olsak acaba? Yine harika bir yazı olmuş kaleminize sağlık ❤️

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İbrahim Aykut KAYA

1979 yılı doğumlu İbrahim Aykut KAYA, ilkokulu bitirdikten sonra Orta okul ve liseyi Ankara Deneme Lisesi’nde okumuştur. Sonrasında Çankaya Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği bölümünden mezun olup özel sektörde bir süre çalıştıktan sonra kamuya geçmiş ve kamuda çalışmaya devam etmiştir. Bu süre içerisinde Biyoekonomi Yüksek Lisans eğitimini tamamlayan ve aynı zamanda Adalet Meslek Yüksek Okulu’nu da bitiren yazar, sonrasında ciddi hobisi olan Arkeoloji alanında derinleşmek amaçlı olarak Ankara Üniversitesi Arkeoloji bölümü Tarih Öncesi Arkeoloji Bölümünde eğitim almaya başlamıştır. İbrahim Aykut KAYA, kamuda ve özel sektörde büyük projelerde çalışmış ve yönetici olarak yer almış olmakla birlikte, akademik olarak da ulusal ve uluslararası yayımlara imza atmıştır. Evli ve iki çocuk babasıdır.