TALİHSİZ TÜRKMEN BEYİ: EMİR ATSIZ

TALİHSİZ TÜRKMEN BEYİ: EMİR ATSIZ

TALİHSİZ TÜRKMEN BEYİ: EMİR ATSIZ

       Kıymetli Tarih Severler;

       Bu hafta size Sultan Alp Arslan ve Sultan Melikşah’ın ünlü Türkmen emirlerinden Atsız Bey’i anlatacağım.

       Sultan Alp Arslan döneminde Büyük Selçuklular Anadolu, Suriye ve Filistin’e yönelik akınları artmıştır. Bu bölgelerin keşfi ve fethi vazifeleri, bazen bir haneden mensubuna bazen de bir Türkmen beyine verilmiştir. Atsız Bey de bu Türkmen beylerinden biridir.

       Atsız Bey, Selçuklu hanedanı ile aynı boydan, Oğuz’un Kınık boyundandır. Onunla ilgili ilk bilgiler 1069 yılına aittir. Babasının adı Uvak’tır. Yabgulu Türkmenleri’ndendir. Melik Erbasgan Bin Yusuf Yınal’ın emrinde iken onun isyan edip Bizans’a sığınması neticesinde Filistin’e gitmiştir.

       Atsız Bey, burada kendisiyle aynı boydan olan Kurlu Bey’in emrinde Fatımîler’in elindeki Filistin üzerine akınlarda bulunmuştur.

Türkmenler, 1070 yılında bazı Filistin topraklarını ele geçirerek Remle başkent olmak üzere burada Büyük Selçuklular’a bağlı bir Türkmen Beyliği kurdular. Kurlu’nun ölümünden sonra onun yerine Atsız Bey geçmiştir. (1071)

       Emir Atsız, beyliğin başına geçince elden çıkan Remle’yi yeniden ele geçirdi. Bundan sonra ise gözünü Kudüs’e dikti. Abbâsî Halifesi’ne yazdığı bir mektupta bu hedefinden bahsediyordu:

       “Fethedeceğim Kudüs’ün halkını savaşıp öldürmeyeceğim. Çünkü Tanrı bu şehre karşı savaşmamı haram kılmıştır. Ancak burada, Abbâsî Halifeliği ve Selçuklu Sultanlığı adlarına hutbe okutmak istiyorum.”

       Kudüs Valisi, Atsız Bey’e karşı koymamıştır. Kudüs’ü ona teslim etmiştir. O, payitahtını Remle’den Kudüs’e taşımıştır. Atsız Bey sonrasında Şam’a saldırdı ise de ele geçirememiştir.

       Atsız Bey’in emirlerinden Şöklü Bey, 1074 yılında Akka’yı ele geçirdi. Fatımîler’in veziri Bedrü’l-Cemâlî’nin hazinesine el koydu; kızı, oğlu ve eşini esir etti. Atsız Bey, Şöklü’ye  haber göndererek vezirin ailesini ve ele geçirdiği hazinenin yarısını göndermesini ve kendisini Akka’ya Selçuklu Valisi tayin ettiğini bildirdi.

       Ancak Şöklü bunu kabul etmedi ve ona isyan etti. Atsız Bey, 1075 yılında Şöklü’nün üzerine yürüyerek onu yenilgiye uğratmıştı. Ancak Şöklü Bey, Anadolu’da bulunan Selçuklu hanedanından Kutalmış Bey’in oğulları Dolat ve Alp İlik ile ittifak kurarak tekrar Atsız Bey’in karşısına çıktı.

       Yapılan savaşta Şöklü Bey, yenilerek öldürüldü. Kutalmışoğulları ise esir düştü. Bu durum Atsız Bey ile Kutalmış oğlu Süleymanşah ve Mansur Bey’i karşı karşıya getirdi.

       Atsız Bey, Kutalmışoğulları Alp İlik ile Dolat’ı İsfahan’a, Sultan Melikşah’ın yanına gönderdi. Süleymanşah da Sultan Melikşah ile karşı karşıya gelmemek adına bu duruma müdahale edemedi.

       Atsız Bey’in bundan sonra da yürüyüşü devam etti. 1076 tarihinde Sur, Trablus ve nihayet Şam’ı ele geçirdi.

Bundan sonra Sultan Melikşah, Atsız Bey’e bir mektup göndererek onu Mısır üzerine yürümeye teşvik etti.

       Bu ferman üzerine Atsız Bey, Mısır seferine çıktı. Amacı Mısır’ı ele geçirip Fatımî Devleti’ne son vermekti.

       Ancak bundan sonra talihsizlikler, Atsız Bey’in yakasını bırakmayacaktı.

       Mısır seferinde ordusunun ihaneti ile karşılaştı. Kahire önlerindeki savaşta yenilgiye uğradı, ordusu imha edildi.

    

  Aylar sonra perişan hâlde Şam’a döndü. Ancak İsfahan’a, Sultan Melikşah’a Atsız Bey’in yenilgiye uğrayarak öldürüldüğü haberi ulaştı. O da kardeşi Melik Tutuş’u Suriye ve Filistin Valisi tayin etti. Artık Atsız Bey’in toprakları resmen Tutuş’a bağlanmış oldu.

       Atsız Bey, Sultan’ın bu tasarrufunu duyunca ona kahır dolu bir mektup yazdı:

       “Yaptığım hangi hareket ve davranış sebebiyle Tutuş, Suriye’ye atanmıştır? Oysa ki ben, Sultan’ın itaatli bir hâdimi ve naibiyim; imparatorluk hazinesine her yıl, düzenli olarak otuz bin altın göndermekteyim.”

       Bu mektup üzerine Melikşah, kardeşi Tutuş’a yeni bir mektup gönderdi.

Atsız’ın hâkim olduğu Şam ve Orta Suriye ile Filistin’e yaklaşmamasını, görev alanının sadece Haleb ve civarı olduğunu” bildirdi. Böylece Atsız Bey’in hâkimiyeti devam etti.

VEFATI

       Ancak talih Melik Tutuş’tan yanadır. 1079 yılında Fatımîler, Şam’ı kuşattı. Atsız Bey’in direnişi başarılı oldu. Fatımîler, kuşatmayı kaldırıp Kahire’ye döndüler. Birkaç ay sonra Fatımî ordusu, yine Şam önlerinde göründü. Atsız Bey, çaresiz Kuzey Suriye’de bulunan ve Haleb’i kuşatmakla meşgul Melik Tutuş’a bir mektup yazdı:

“Bana yardım edin. Vilayet sizindir, sizin olsun. Ben sizin vekiliniz olayım.” diyerek onu yardıma çağırdı.

Suriye ve Filistin topraklarında gözü olan Tutuş için bu büyük bir fırsattı. Tutuş hemen Haleb kuşatmasını kaldırıp Şam’a hareket etti. Tutuş’un geldiğini duyan Fatımîler, kuşatmayı kaldırıp ülkelerine döndüler.

       Melik Tutuş, Şam’a geldi. Azra çayırlığında Atsız tarafından karşılanıp şehre girdi. Fakat onun Suriye’ye sahip olma hırsı ağır basıyordu. Şam’ın viraneliği ve halkın açlığı gibi sebeplerle onu tutuklattı.

Atsız Bey, Tutuş’un yanındaki Türkmen beylerinin itirazına rağmen yayının kirişiyle boğdurulmuştur. (Atsız, hükümdar ailesi olan Kınık boyuna mensup olduğu için kanı akıtılmak istenilmemişti.) Tutuş’un görünen bahanesi, Atsız’ın kendisini karşılamaya geç gelmesiydi.

       Atsız, Suriye ve Filistin’de Selçuklu hâkimiyetini sağlayan bir beydi. Şam’ın Fatımîlerin eline geçmemesi ve Selçuklularda kalması için büyük bir fedakârlık yapmıştır. Fakat Tutuş’un ihtirası, onun ölümüne sebep olmuştu. Bu büyük Türk Bey’i sudan bahanelerle katledilmişti.

       Böylece Atsız’ın hükmettiği Filistin ve Suriye’deki tüm şehirlerin yönetimi, Tutuş’un eline geçmişti. (1079)

 

Muhabbetle…

Kaynakça:

Ahmet Bin Mahmud, Selçukname I, Tercüme Erdoğan Merçil, Tercüman 1001 Temel Eser, İstanbul, 1977.

Cankurt, Mustafa, Selçuklu Hanedanının Asi Melikleri, Çıra Akademi Yayınları, İstanbul, 2023.

İbnü’l Esir, El Kamil Fi’t-Tarih, c. IX-X-XI-XII, trc.: Ahmet Ağırakça-Abdülkerim Özaydın, Bahar

Yayınları, İstanbul, 2008.

Koca, Salim, Büyük Selçuklu Sultanı Melikşah’ın Suriye, Filistin ve Mısır Politikası ve Türkmen Beyi Atsız, Türkiyat Araştırmaları Dergisi.

Sevim, Ali, Atsız B. Uvak, TDV İslâm Ansiklopedisi.

Sevim, Ali, Makaleler 2, Haz. Semih Yalçın-Süleyman Özbek, Berikan Yayınevi, Ankara, 2005.

Sevim, Ali,  Makaleler 3, Haz. Semih Yalçın-Süleyman Özbek, Berikan Yayınevi, Ankara, 2005.

Sevim, Ali, Suriye ve Filistin Selçukluları Tarihi, TTK Yayınları, Ankara, 2000.

Sevim, Ali,  Suriye Selçuklu Melikliği, Türkler-Cilt 4, Yeni Türkiye Yay., Ankara, 2002.

Sevim, Ali, Ünlü Selçuklu Komutanları, TTK Yayınları, 1990.

Benzer çalışmalarımı da okuyabilirsiniz:

https://fisildayankalemler.org/imam-gazali-ve-melik-sencer/

https://fisildayankalemler.org/adil-sultan-gazneli-mahmud/

https://islamansiklopedisi.org.tr/atsiz-b-uvak

 

Editör: Mesude Bozkurt

Baş Editör: Elif ÜNAL YILDIZ 

Yorumlar (0)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Mustafa CANKURT

1978 yılında Aksaray'da doğdum. Anadolu Üniversitesi İşletme bölümü ve Atatürk Üniversitesi Sosyal Hizmet Lisans bölümlerinden mezun oldum. Tokat Zile Devlet Hastanesinde Sosyal Hizmet Uzmanı olarak görev yapmaktayım. Evliyim; Halil Furkan, Ömer Faruk ve Ayşe Naz isimlerinde üç çocuğum var. Okumaya düşkünüm, ortaokul yıllarından beri iyi bir okuyucuyum, özellikle tarih okuyucusuyum. 2020 yılı eylül ayında “Siyah Sancağın Gölgesinde-Celaleddîn Harzemşah” isimli “tarihi roman” formatında ilk kitabın çıktı.