Kalabalıklar İçindeki Yalnızlık

Kalabalıklar İçindeki Yalnızlık

Kalabalıklar İçindeki Yalnızlık


Merhaba, yine ben ama bu sefer farklı bir açıdan ben. Size, kalabalıklar içinde nasıl yalnız kaldığımı anlatacağım; çevremde o kadar insan varken.

Dünyada ortalama 8 milyar insan var; Türkiye’de ise 85 milyon insan, yaşadığım şehirde 2,2 milyon insan. Rakamları okuyunca çok değil mi? Aslında çok değil. İnsan, kâinatta bir zerre ve zerreler bir araya gelerek insanları oluşturuyor. İnsan deyince çok şey geliyor değil mi aklınıza? Benim de aklıma gelen tek şey, bu dünyadaki kalabalıklar içinde benim gibi yalnız olanlar, yalnız hissedenler.

Ben kim miyim? Ben, ömrünü medyaya adamış, radyo ile yaşayan, medya sektöründe ayakta kalmaya çalışan bir radyo sahibi ve eski bir radyocuyum; sizin “ün” diye nitelendirdiğiniz, benimse “sahtelik” olarak algıladığım o şaşalı dünyanın içindeyim.

Kalabalıklar içinde yalnızım aslında; o kadar yaptığım işler, tanıdığım insanlar aslında sadece insan. “Sadece insan” derken şunu demek istedim: menfaat ve çıkarları doğrultusunda benimle konuşan ve bunu belli etmemeye çalışırken girdikleri hâli gördükçe benim utandığım insanlar.

Kalabalık o kadar kalabalık ki çevrem, yediğim, içtiğim, gezdiğim, hatta çalıştığım insanlar… Benimle sadece çıkar ve menfaat için konuşan insanlar. Ben bu kadar kalabalığın içinde o kadar yalnız hissediyorum ki… Öyle hissediyorum ki beni tanımlayan bir şey, bir kelime çıkardım: “Kimsesiz.”

Ben, kimi kimsesi çok olup kimsesiz olan biriyim. Kalabalıklar içinde sessizce duyulmasını istediğim çığlıkların sahibiyim; en büyük korkum olan yalnızlıkla bir ömür yüzleşmek zorunda olan kişiyim. Çıkarsızca, menfaat olmadan dostluğun, arkadaşlığın, hatta ailenin olmadığını öğrenecek kadar yalnız ve kimsesizim.

Uzun lafın kısası, bir “nasılsın” arayan biriyim. İyi değilim, iyi değiliz ve iyiye gitmiyor hiçbir şey. “Nasılsın” cümlesinin ardında bir menfaat olmadan, bir çıkar gözetmeden, sadece “nasılsın” olmasını istediğim şu zamanlarda, bir “nasılsın”ı esirgemeyin; bir “nasılsın” hayat kurtarır.

Sözlerime son verirken, bunu okuyan arkadaşlar, “Nasılsınız?” yorumlarda görmek istiyorum.

Sağlıcakla kalın.

Barış Bekmez

Genel Yayın Yönetmeni: Elif Ünal Yıldız

Bu yazının bütünü yazarına aittir.

Bir önceki yazımı okudunuz mu?

Söz Vermek  Namustur

İnstagram

 

 

 

Yorumlar (2)

  1. Yalnız değilsin sadece yalnızlığı seçiyorsun. Gayet güzel ve anlamlı bir yazı olmuş ❤️

  2. Murat Çatal
    • 2/01/2025

    Yalnızlığı iyi tarif etmişsin. Kalemine sağlık Barış’ım

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Barış BEKMEZ

Adana’da dünyaya gelmiştir. İlköğretimini İstanbul ve Gaziantep’te tamamlamıştır. Bu süreç sonrasında yüksek öğrenimi için Istanbul'a gelmiş ve yüksek öğrenimini burada gerçekleştirmiştir. 2017 yılında tekrar Adana’ya kesin dönüş yapmış burada radyo ve mizah üzerine çalışmaya devam etmektedir.