Tek Millet, Bağımsız Devlet (ler)

Tek Millet, Bağımsız Devlet (ler)

Tek Millet, Bağımsız Devlet (ler)

1.Batı Trakya Türk Cumhuriyeti

Tarihimizde 1913-1923 yılları daha farklı bir acı dönemi ve sancılı bağımsızlık doğuş süreçlerini içermektedir.  

30 Mayıs 1913 tarihinde Birinci Balkan Savaşının sona ermesiyle birlikte Osmanlı İmparatorluğunun Balkanlardaki genel hâkimiyeti kaybolmuştur.

Binlerce asker ve sivil Türk şehit olmuştur.

Balkanlarda yerleşik Türk ve Müslüman toplum acılar içinde Anavatanları olan Anadolu’ya göç etmeye başlamışlardır.

Bu göç süreci devam ederken, bir Türk Cumhuriyeti olan Batı Trakya Türk Cumhuriyeti, 12 Eylül 1913 tarihinde kurulmuş ve başkenti Gümülcine şehri olmuştur.

Bu kurulan ilk Türk Cumhuriyeti, Osmanlı Devleti tarafından tanınmamıştır.

Batı Trakya bölgesi, henüz kendisine ait olmayan Yunanistan siyasi sebeplerden dolayı böyle bir devlete sıcak bakmıştır.  Kendi iradesi ile Dedeağaç’ı bu Cumhuriyete teslim etmiştir. 

Cumhuriyet rejimini kabul eden ilk Türk Devleti olarak tarihe geçen Batı Trakya Türk Cumhuriyeti’nin bayrağı, siyah, yeşil ve beyaz renkler ve ay yıldız dan oluşmuştu.

Batı Trakya Türk Cumhuriyeti’nin milli marşı bizzat Süleyman Askeri Bey tarafından yazılmıştır.

Bu Cumhuriyetin resmi dili de Türkçedir.

Elli beş  gün içerisinde bir devlet yapılanması haline gelmiştir.  Fakat acı bir şekilde İstanbul’dan gelen Albay Cemal Bey’in gözetiminde Bulgar kuvvetlerine teslim edilmiştir.

Bu Cumhuriyetin günümüzde fiziki varlığı yaşamıyor. Fakat  hatırası ve mücadelesi Türk tarihimizin altın sayfalarına yazılmış olup, bu yılı 111. Kuruluş yıldönümünü kutlanmaktadır.

2.Azerbaycan Demokratik Halk Cumhuriyeti

Tarih 28 Mayıs 1918 yılını gösterdiğinde, Azerbaycan Milli Şurası tarafından Azerbaycan Halk Cumhuriyeti (Azərbaycan Xalq Cümhuriyyəti) ilan edilmiştir.

Azerbaycan halkının unutulmaz lideri Mehmet Emin Resulzade Başkanlığındaki Azerbaycan Milli Şurası tarafından Tiflis’te ilan edilmiştir.  Bu sene 106. yılı kutlamaktadır.

Azerbaycan Demokratik Halk Cumhuriyeti Hükümeti, 28 Mayıs – 16 Haziran 1918 tarihleri arasında Tiflis’te faaliyet göstermiştir. Daha sonra 16 Haziran – 17 Eylül tarihleri arasında Gence’de devam etmiştir. En son da  17 Eylül – 28 Nisan 1920 tarihleri arasında Bakü’de faaliyet göstermiştir.

Azerbaycan Demokratik Halk Cumhuriyeti, Paris Barış Konferansı kararıyla bağımsız bir devlet olarak tanınmıştır.

Bu Cumhuriyetin yönetim kadroları dünyanın birçok ülkesiyle büyükelçilik düzeyinde diplomatik ilişkiler kurmuştur.  Birçok uluslararası anlaşmalara imza  atmıştır.

9 Kasım 1918’de Azerbaycan Demokratik Halk Cumhuriyeti Hükümeti tarafından üç renk üzerine (Mavi-Kırmızı-Yeşil) beyaz ay ve sekiz köşeli yıldızdan oluşan Azerbaycan Bayrağı kabul edilmiş ve resmi dili Azeri Türkçesidir.

1920 yılında ise Azerbaycan Milli Marşı resmen kabul edilmiştir.  Marşın bestecisi Üzeyir Hacıbeyov, güfte ve söz yazarı Ahmed Cevad’ tır.

Azerbaycan Demokratik Halk Cumhuriyeti, uluslararası hukuk normlarını büyük ölçüde ihlal eden Rusya Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti’nin askerî müdahalesi sonucunda 28 Nisan 1920’de ortadan kaldırılmıştır.

Azerbaycan toprakları Sovyet Kızıl Ordu birlikleri tarafından işgal edilerek, SSCB’nin kontrolüne girmiştir.

1920–1922 ile 1936–1991 yılları arasında varlığını sürdüren, Azerbaycan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti, Sovyetler Birliği‘ni oluşturan 15 cumhuriyetten biri olmuştur.

 1991 yılında Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin dağılmıştır. Bunun sonucunda Azerbaycan halkı Kuzey Azerbaycan’da bağımsızlığına kavuşmuştur. Böylece yeniden Azerbaycan Cumhuriyeti kurulmuştur.

Bu yeniden kurulan Azerbaycan Cumhuriyeti, Azerbaycan Demokratik Halk Cumhuriyeti’nin halefi ve varisidir.

Mustafa Kemal Atatürk’ün “Azerbaycan’ın sevinci bizim sevincimiz, kederi bizim kederimizdir” sözü manidardır.  Benzer şekilde  Haydar Aliyev’in “Biz bir millet iki devletiz” sözleri bunu destekler mahiyettedir. İki liderin birbirini tamamlayan ifadeleri, iki ülke arasındaki ilişkilerin tarihçesini, bugününü ve gelişme doğrultularını net bir biçimde ifade eden en mükemmel formül olarak görülmektedir.

29 Ekim 1923 yılına geldiğimizde, 07 Ekim 1912 de Birinci Balkan Savaşı ile başlayan kaos, işgal ve daha sonra ki bağımsızlık mücadelemiz, 30 Ağustos 1922 yılında Mustafa Kemal’in Başkumandanlığında yapılan Başkomutanlık Meydan Muhaberesi zaferle sonuçlanmıştır.

Bu askeri zaferimizin sonucunda 24 Temmuz 1923 tarihinde  İsviçre‘nin Lozan şehrinde, Leman Gölü kıyısındaki Beau-Rivage Palace‘ta  Lozan Barış Anlaşması imzalanmıştır. Bu anlaşma Türkiye Büyük Millet Meclisimiz temsilcileri ile Britanya İmparatorluğuFransız Cumhuriyetiİtalya KrallığıJapon İmparatorluğuYunanistan KrallığıRomanya Krallığı ve Sırp, Hırvat ve Sloven Krallığı (Yugoslavya) temsilcilerinin katıldığı bir anlaşmadır. 

Cumhuriyetin ilanı, hukukî olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi‘nin 29 Ekim 1923 günü gerçekleşen oturumunda Mustafa Kemal‘in hazırladığı anayasa değişikliği teklifinin kabul edilmesiyle yeni kurulan Türk devletinin yönetim şeklinin cumhuriyet olarak belirlenmesidir.

Daha geniş anlamıyla cumhuriyetin ilanı, Türk toplumunu çağdaşlaştırmayı amaçlayan Atatürk Devrimleri‘nin bir parçası ve diğer yenileşme ve reformların da önünü açan bir siyasal inkılâp hareketidir.

Yüzüncü yılını geride bırakan Cumhuriyetimizin bu yıl 101. Kuruluş yıldönümü ilk kurulduğu günün coşkusu ve heyecanıyla kutlanacaktır. 

Sonuç olarak, 1913-1923 tarihleri arasında kendi tarihini asil kanı ile yazan kadim Türk halkı bağımsızlık yolunda zor ve acılarla dolu bir yoldan geçmiştir. Ve yaşadığı bu kutsal Anadolu Topraklarında Cumhuriyetini de koruyarak günümüze kadar gelmiştir.                                                                                

Bu kutsal Anadolu topraklarını bizlere Vatan olarak bırakan ve emanet eden Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ve silah arkadaşları ile Şehit ve Gazilerimizin aziz hatıraları ve ruhları şad olsun.

http://vikipedia, wikipedia.org., Kırım Haber Ajansı-QHA, Atatürk Ansiklopedisi, balkantime.net)

Önceki yazılarımı da okuyabilirsiniz:

31 Mart Vakaları (Türkiye – Azerbaycan)

Editör: Mesude BOZKURT

Genel Yayın Yönetmeni: Elif ÜNAL YILDIZ 

Yorumlar (2)

  1. Habil Yashar
    • 4/06/2024

    Qələminizə sağlıq Ali bəy!

    • 4/06/2024

    İki bayrak tek millet 🇹🇷❤️🇦🇿

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Ali YURTSEVEN

Fısıldayan Kalemler Başkan Yardımcısıyım. 1967 yılı Ankara doğumlu olup aslen Ohrid / Makedonya kökenliyim. İlk, Orta ve Lise eğitimini Ankara da, Lisans eğitimimi Eskişehir Anadolu Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümünde tamamladım. 1992 yılında başladığım iş hayatımdan Ağustos 2022 de emekli oldum. Tarihi ve Kültürel Araştırmalar yapmak, Arkeolojik ve Turistik Doğa, Gezi, Yaşam ve Yürüyüşlere katılmak, renkli veya renksiz fotoğraf çekmek, Şiir ve Hikâye yazmak, Kişisel Gelişim, Mentörlük ve İletişim Eğitimleri düzenlemek genel ilgilendiğim alanlardır. Korhan ALTUNYAY Yazarlık Akademinden Yaratıcı Yazarlık, Derin Okuma, Kitap Tahlilleri, Prof Dr. Yavuz DEMİR’in düzenlediği Yaratıcı Yazarlık ve Metin Tasarımı konularında Sertifikalı Yazarlık Atölye Eğitimleri aldım. Hüznü Kıran Umutlar adlı şiir kitabım, Kalem İzleri ile Kalemlerin İz Düşümleri adlı Hikâye Seçki kitaplarında hikâyelerim, Şah-ı Şiirler 5 ile İz Bırakan Kalemler adlı antoloji kitaplarında yayınlanmış şiirlerim, Ankara Şehir Gazetesinde yazılarım vardır. Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı İLESAM, GESAM Meslek Kuruluşları ile AKSED Kültür ve Sanat, AKL Mezunlar, Ankara Rumeliler, Türk Makedon Dostluk Dernekleri üyesiyim.