Herkes Öğretmen Olamaz

Herkes Öğretmen Olamaz

Herkes Öğretmen Olamaz

Bugün öğretmenler günü ama bu kutlamanın gerçek anlamını anlayabilmek için öğretmenlik mesleğini yüceltmek kadar, onun gerekliliklerini de kavramamız gerekir. Çünkü her öğretmen unvanı taşıyan kişi, gerçek bir öğretmen değildir. Öğretmenlik, yalnızca ders anlatmak ya da bilgiyi aktarmak değildir; bu meslek, bir duruş, bir yaşam biçimi ve bir adalet anlayışıdır.

Gerçek bir öğretmen, öğrenciler arasında ayrım yapmaz. Her öğrenciye eşit yaklaşır ve onların farklılıklarını bir zenginlik olarak görür. Öğrencileri arasında taraf tutan bir kişi, öğretmenlik vasfını yitirir. Çünkü öğretmenlik, adaletin ve eşitliğin temsilcisidir. Eşitliği yalnızca savunmaz, her davranışıyla eşitliği uygular.

Öğretmen, sınıfta bir lider değildir, bir rehberdir; bu yüzden demokrattır. Sınıfta lideri kendisi seçmek yerine, seçim yapmayı öğretir ve öğrencilere fikirlerini ifade etme özgürlüğü sunar.

Sorun yaratmak, öğretmene yakışmaz. Gerçek bir öğretmen, sorunların üzerine cesaretle gider ve onları çözmenin yollarını arar. Öğretmen korkutucu bir figür değil, güven veren bir dosttur. Çünkü sevgi ve güven olmadan öğrenme gerçekleşmez. Öğretmen, kendini sevdirebilen, saygıyı zorla değil, sevgisi ve bilgeliğiyle kazanan kişidir.

Cesaret, bir öğretmenin en önemli özelliklerinden biridir. Yanlışı savunmaktan, doğruları dile getirmekten asla korkmaz. Cesur bir öğretmen, öğrencilerine de korkusuz olmayı ve kendi haklarını savunmayı öğretir. Çünkü öğretmenlik, yalnızca bilginin aktarımı değil, bir karakter inşasıdır.

Öğretmenlik, bir isim değil, bir yaşam biçimidir. Bir öğretmenin hayatı, öğrencilerine model olmalıdır. Ezberci bir eğitim anlayışıyla sınırlı kalmaz; bilgiyi sorgulatan, anlamlandıran ve öğrencilerini düşünmeye yönlendiren bir rol üstlenir. Öğretmen, beyaz bir sayfadır; üzerine lekeler bulaştırmaz, her zaman dürüst, temiz ve ahlaklı bir duruş sergiler.

Ve nihayetinde, öğretmenlik kutsaldır. Çünkü öğretmen, yalnızca bugünün değil, yarının da mimarıdır. Onun verdiği eğitim, öğrencilerinde yankılanır ve toplumu şekillendirir.

Anlayacağınız, herkes öğretmen olamaz. Öğretmenlik, yalnızca bir meslek değil, bir erdemdir. Bugün, gerçek öğretmenlerin emeğini yüceltme ve onları saygıyla anma günüdür. Çünkü onlar, bir toplumun en büyük ışığıdır. Tüm gerçek öğretmenlerin Öğretmenler Günü kutlu olsun.

 

Yamaç ERDOĞAN

Editör: Nigar KAYA

Genel Yayın Yönetmeni: Elif ÜNAL YILDIZ

Diğer Yazımı Okudunuz mu?

Rüyalarla Anılara Yolculuk

 

Yorumlar (0)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yamaç ERDOĞAN

1993 yılında Konya’nın Yunak ilçesi, Yığar Köyü’nde doğdu. İlk, orta ve lise öğretimini Konya ve Eskişehir’de tamamladı. Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Kooperatifçilik bölümünü bitirdi. Halen tarih, sosyoloji ve sosyal hizmetler eğitimine devam etmektedir. Jandarma teşkilatında çalışmakta olan Yamaç Erdoğan, Fezmonot romanıyla jandarma teşkilatının ilk ve tek bilim kurgu yazarıdır. Paranormal Ofis eserinde ise poliseye romanlardan farklı bir bakış açısı ile paranormal bir roman modeli ortaya çıkarmıştır. Felsefe yönünde yaşadığı toplumun kültürüne katkı sunarak, bunları geleceğe aktarmak için çaba sarf etmektedir. Kendini, özgürlükçü ve hür iradeyi savunan biri olarak tanımlamaktadır. İnsanı maddi bedenden öte sonsuz manevi ruh olarak gören bir düşünceye sahip olup, sadece yaratıcıya biat ettiğini yazılarında sık sık vurgular. Düşüncelerini Bilgelik Aforizmaları ve Kıyamet Aforizmaları isimli iki kitapta toplamıştır.