Kendin Olmak
- Yazar: Elif Ünal Yıldız
- 27 Haziran 2024
- 87 kez okundu
Kendin Olmak
Gösteriş yapmak ne kadar hayatımızın bir parçası? Ya da bir konuyu ele alırken gerçekten ne kadar samimiyiz? Bazen kendimizi üstün göstermek için mi davranışlarımızı şekillendiriyoruz? Gerçekten kendimiz miyiz, yoksa başkalarının gözünde daha iyi görünmek için mi yaşıyoruz? Kendi hayatımızı mı yaşıyoruz, yoksa başkalarının tercih ettiği bir hayatı mı yansıtıyoruz? Bu sorular zihinlerimizi meşgul ediyor: Kimiz biz? Acaba başkalarının hayatını mı yaşıyoruz, yoksa başkaları için mi yaşıyoruz. Neden kendimiz için yaşamıyoruz. İnsan dünya ya bir defa geliyor, ikinci bir şansın yok. Bundan dolayı hayatını başkasına yaşatma, hayatını kendin yaşa…
Kendi benliğimize kabul ettirdiğimiz düşünceleri, sırf çevremizdekiler mutlu olsun diye yaşamayıp üstüne bir de gösteriş yaparak hem özgürlüğümüzü kısıtlıyor hem de kendimize olan öz saygımızı yitiriyoruz. Aslında istemeden en büyük kötülüğü kendimize yapmıyor muyuz?
Hayat; her sana farklı güzellikler sunar, o doğrultuda imkanlar tanır. İmkanlarını geliştirmek de yok etmek de senin elindedir. İmkanlarını geliştirerek daha iyi yerlere gelen kişilere karşı yapılan yapay gösteriş, bir bakıma kendini kandırmaktan ibaret değil midir? Seni bir başkasının davranışlarını ve huyunu beğenerek tercih etmesi mi önemlidir, yoksa maskeni benimsemesi mi?
Sırf seni sen olduğun için kabul etmeyen bireyler için üzülmek çözüm değildir, çünkü başka bir toplulukta seni olduğun gibi kabul edecek birileri illa ki olacaktır. Peki, sen hangi grupta kendini daha mutlu hissedersin? Bu soruyu kendine sor. En önemlisi, “Ben değerliyim, ben özelim, kendi doğrularımla ön plandayım” diyebilmeli insan.
Kariyer, eğitim veya sosyal bir durum olsun, çok istediğiniz ve size doğru gelen bir şeyi sırf başkaları mutlu olsun diye bırakır mıydınız? Bu durumda sizden istemenize rağmen sanki istemiyormuş gibi davranmanızı istemeleri onların riyakarlığına neden olmuyor mu? Bir başka açıdan, sizi riyakarlığa itmiyor mu? Unutmayın tarih, kendi düşüncesi ve kendi duygularını kullanarak isim yapmış insanlarla doludur. Tarihe ismini kazımış herkes bir başkası için yaşamamış kişilerdir. Kaybetme ve eleştiri korkusunu yaşamadan dimdik ayakta duran insanların isimleri ölümsüzleşmiştir. Hiç bir zaman seni eleştirenlere kulak asmayın tarihte hiç bir eleştirmenin heykeli dikilmemiştir.
Kendi, hayatınızı kendiniz yaşayın bir başkasının sizi yönetmesine müsaade etmeyin. Siz çok özelsiniz. Sizin hayatınıza kimse yön veremez. “Mesleki başarılarım doruk noktasında” veya “Sosyal çevremde takdir edilen biriyim” gibi sahte davranışlardan uzak durun; içten ve samimi olun. Hiç bir şeyin kopyası aslı kadar mükemmel değildir. Unutmayın; siz teksiniz, ve sizin kopyanız yoktur.
En önemlisi, kendinizi kandırmayın! Eğer mutsuzsanız, mutluymuş gibi yapmayın. Ruhunuzu dinlendirin ve duygularınıza kulak verin. Duygularınıza en iyi siz yön verirsiniz. Mutluluğa giden yolda sizin duygularınızı en iyi siz mutluluğa götürüsünüz sizden başkası bunu yapamaz. O yüzden duygularınızı başkalarının yönetmesine müsaade etmeyin.
Üzüntü hissetmeniz gereken bir durumda neşeli görünmeye çalışmayın. Gerçek duygularınızı yansıtarak, ruhunuza ve bedeninize hak ettiği saygıyı gösterin. Kendinize dürüst olun ve gerçek mutluluğu arayın.
Elif Ünal Yıldız
Editör: Murat Çatal
Genel Yayın Yönetmeni: Elif Ünal Yıldız
Bu yazının bütünü yazarına aittir.
Son Yazımı Okudunuz Mu?
Kitap Linklerim
https://www.alaskakitap.com/urun/umuda-yolculuk-elif-unal-yildiz/
https://www.kitapyurdu.com/kitap/umuda-yolculuk/680266.html&publisher_id=10623
Uzun zamandan sonra yeniden... Kalemine yüreğine sağlık ❤️
Kalemine yüreğine sağlık
Hayatta en önemli olan şey insanın kendisini huzurlu ve mutlu hissettiği alanda, yerde bulunmasıdır.. Bu durumu kimse "Altın tersiyle " sağlamıyor ne yazık ki!! Bu konudaki bakış açınız ve kaleme dökme biçiminiz muazzam.. Kaleminizine sağlık..