SAHRA’YDI ADI
- Yazar: Leyla BACAKSIZ
- 18 Mayıs 2024
- 67 kez okundu
SAHRA’YDI ADI
Yer Taksim Meydanı, Yıl 1932…
Sağ gözüme yerleştirdiğim fotoğraf makinasının flaşına basacakken gördüm onu. Herkes bir şekilde karenin içindeydi. Kimi yürüyor, kimi etrafı izliyor, kimi öylece duruyor.
O ise fotoğrafa sığan en son direğin yanından geçerek çıkıyordu kareden. Bir kare içerisinde bir yer edinememesi şaşırtmıştı beni.
Sonradan öğrendim Sahra’ymış adı. 32 yaşında, güzelliğini kara çarşafa saklamış, kömür karası gözleriyle yaşıyordu hayatı. İran’daki savaştan kocası ve 4 yaşındaki kızıyla kaçıp sığınmışlar İstanbul’a. Sığındıkları yer de pek farklı olmamış ailenin.
Türkiye’de birçok savaştan çıkmış bağımsız bir ülke olma mücadelesi verirken bu süreç ülkenin her yerinde bir hayli karışık ve zor bir süreç olmuştu. Bu karışıklıkta Taksim Meydanında yaşanan siyasi olaylarda kocası ve kızını kaybetmiş Sahra.
O gün bu gündür her sabah Taksim Meydanına gelir kocası ve kızını bekler bekler gidermiş. Nerede kalır, ne yer ne içer kimse bilmezmiş. Kimseyle konuşmaz sadece kocası ve kızının adını sayıklar dururmuş. Ramin, Süveyda, Ramin, Süveyda…
Ah Sahra, belli ki kimsen yok onlardan başka. Bu ülkenin bir evladı olarak, bu ülkeye sığınmış kimsesiz bir kadına bir yol olmayı ne çok isterdim. Ama sana onlardan başka yol yok belli.
Sadece bedenini değil; acılarını, gençliğini, umutlarını, yarınlarını ve sayamadığım daha ne çok şey saklamışsın o kara çarşafa. En çok da kendini saklamışsın aslında kimse göremesin diye. Ürkek bir güvercin gibi nereye konacağını bilememişsin. Bu savaşlar neler aldı götürdü bu insanlıktan; ne aileler, ne hayatlar, ne yarım kalmış hikayeler…
Ve dünya var olduğu sürece de almaya devam edecek. Ne kadar da ağırdı yeryüzünde bağımsız bir ülke olmanın bedeli.
Bugün de elinde yarım kalmış umutlarınla gitme vakti geldi demek. Hoşça kal Sahra. Daldığım düşüncelerden sıyrılarak flaşa bastım ve herkes için ayrı bir hikaye olan bu kare tarihe geçmiş oldu.
Leyla BACAKSIZ
Editör: Sonay BİLGİ ARABACI
Genel Yayın Yönetmeni: Elif ÜNAL YILDIZ
Bir Önceki Yazımı Okudunuz mu?