Eski Bayramların Tadı

Eski Bayramların Tadı

Eski Bayramların Tadı

Çocukluğumuzdan kalan bayram anılarımız… Çok fazla hayalimiz olmasa da, bayramlık alacak paramız pek olmasa da… Ailenin en küçüğü olarak hep beklerdim; bana yeni bir ayakkabı, belki yeni bir pantolon alınsın diye. Bekler dururdum. Sabah erkenden kalkar, kahvaltımızı yapar, bayramlaşırdık. Eski bayramlar kalmadı şimdilerde. Ama yokluk ve çaresizlik halen artarak devam ediyor.

Hayat pahalılığı birçok insanımızın belini bükmüş durumda. Semtlerde kurulan pazarlarda akşam olunca hüzün çöker tezgahlara. Yerlere düşmüş ezik ve çürük ne varsa toplayan anneler, dedeler, teyzeler… Maalesef çürüyen insanlığımız. Kokuşmuş bir bencillik. Utanç kaplar içimi bir çocuğa baktığımda… Bayram sabahı olunca küçücük elleri şeker bekler. Belki de biraz bayram harçlığı alır, lunaparka gider.

Güzel ülkemde dertler derin. Yoksulluk almış başını gitmiş. Eşit eğitim, sağlık, güvenlik, beslenme… Yüz binlerce, milyonlarca mağdur var. Son yıllarda artan enflasyon, hayatı daha da zorlaştırdı.

Eski bayramların sade ama samimi coşkusu, yerini tüketim çılgınlığına bıraktı. Birbirimize gösterdiğimiz sevgi ve saygı azaldı. Bencillik ve çıkarcılık arttı.

Ama umutsuzluğa kapılmamalıyız. Birbirimize sahip çıkarak bu zorlukları aşabiliriz. Daha adil ve eşit bir toplum için hep birlikte mücadele etmeliyiz.

Çocuklarımızın gözlerindeki ışıltıyı yeniden yakmak için elimizden geleni yapmalıyız. Onlara güzel bir gelecek bırakmak için çalışmalıyız.

Eski bayramlar geri gelmeyebilir, ama eski bayramların ruhunu yeniden yaşatabiliriz. Birbirimize sevgi ve saygı ile yaklaşarak, daha güzel bir dünya kurabiliriz.

Unutmayalım: umut her zaman vardır.

 

Yusuf DAL 

Editör: Mesude Bozkurt

Baş Editör: Elif ÜNAL YILDIZ 

Bir Önceki Yazımı Okudunuz mu?

Ülkemizde son günlerde yayılan Metamfetamin 

 

Yorumlar (0)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yusuf DAL

Kuaförden Şaire: Hayatın Renklerini Anlatan Bir Yolculuk 33 yıllık kuaförlük serüveniniz ve şiire olan tutkunuzun kesiştiği noktada, hayatınıza bambaşka bir renk katmışsınız. Çeşitli sosyal medya hesaplarında paylaştığınız şiirlerinizle duygularımı ve yaşam bakış açınızı okurlarla buluşturuyoruz. İzmir Bir Melek Bin Melek Olsun Dayanışma Derneği yönetim kurulu başkanlığı görevini 3 yıldır başarıyla yürütüyorsunuz. Evli ve 11 yaşında bir kızınız olması hayatınıza sevgi ve anlam katıyor. İzmir Bornova'da yaşarken şiirlerimle ihtiyaç sahibi çocuklara destek olmaya devam ediyorum. Sizin hikayeniz, tutkunun ve dayanışmanın bir araya gelmesiyle ortaya çıkan ilham verici bir örnek. Kuaförlük mesleğindeki deneyimlerinizin ve şiire olan sevginizin harmanlanması, özgün ve duygusal bir dil oluşturmanızı sağlıyor. Hayatın renklerini şiirlerime yansıtarak okurları duygulandırmak ve düşündürmek. Dayanışma ve yardımseverlik ruhunu şiirlerimede yayarak, ihtiyaç sahibi çocuklara destek olmak tek hedefim.