Dur! Nereye Gidiyorsun
- Yazar: Leyla BACAKSIZ
- 4 Kasım 2025
- 79 kez okundu
Dur! Nereye Gidiyorsun…
Hayat, koşuşturmadan ibaret ve sen her geçen gün içinde kayboluyorsun. Her sabah, çoğu sana ait olmayan sayısız bir sürü yük ile başlıyorsun güne. Kimisini kendin yüklendin kimisi de çevren tarafından yüklendi. Tükendiğinin farkında olmadan geçip gidiyorsun yaşamak için geldiğin bu hayattan.
Mesela en son ne zaman kendin için bir şey yaptın, gerekliliklerden bağımsız. En son ne zaman kendine zaman ayırıp sevdiğin bir şeyi yaparken ‘’Harikasın Hayat’’ dedin ya da ‘’ Yaşamayı Çok Seviyorum’’ diye bağırdın.
Sanırım uzun süredir yaptığın tek şey, sabahın erken saatlerinde kalkarak gündüz modern kölelik görevini yerine getirmek, akşam da üzerine yüklenen annelik, babalık, evlatlık ya da her neyse adı, sana verilmiş toplumsal rollerdeki görevlerini yerine getirmek. Çevreni memnun etmek için girdiğin çabayı saymıyorum bile, oraya girersek aralıksız üç gün konuşuruz. Günün sonunda elinde kalan ise bozuk bir psikoloji, yorgun bir beden ya da hastalıklı bir organ ve ‘’Çok Yorgunum Hayat’’ diye bağıran iç sesin, tabi bunu da duyabilirsen.
O zaman, hemen şimdi sakin ol ve dur, sadece dur. Ne yapacağını bilmiyor olabilirsin, telaşlanma, hemen eline al bir kahve. Bu arada bir fincan kahve çoğu zaman her şeyin kurtarıcısıdır, yudumlarken bulursun cevabı. Ve sor kendine ’’Neredeyim’’ diye. Korkma sor, başta korkacaksın çünkü, insan cevabını bilmediği şeyden korkar. Önce ruhunu bedenine geri getir sonra bir bak bakalım, sen ve hayatın nereye gidiyorsunuz. Ya da gerçekten birlikte mi gidiyorsunuz.
Ve unutma, hayattaki en büyük görevin, kendini bulmak, ardından ruh, beden ve zihin bütünlüğünü sağlamak ve bunu ebediyen korumak. Ve ardından sorgula, istediğim hayatı mı yaşıyorum, zorunluluklarla dolu bir hayatı mı yaşıyorum diye.
Bulduğun cevap seni tatmin etmediyse eğer, hayatın için bazı değişiklikler yapma zamanı gelmiştir. Hemen o gün, evet hemen o gün, sakın erteleme, kendin için bir şey yap. Küçük, büyük inan hiç fark etmez, yeter ki silkelen ve ayağa kalk. O an seni ne mutlu ediyorsa ondan başla mesela.
Yaptığın her ne varsa bırak, eline bir kitap al ve dal farklı dünyalara, ya da en sevdiğin restauranta git ve kendine enfes bir yemek ısmarla. Bir yemekten, bir kitaptan ne değişecek deme, çok sonra fark edeceksin, bu küçük adımların sana daha büyük adımlar attıracağını. Ve bir gün bir bakmışsın ki, değişen bakış açıları, denediğin farklı deneyimler, girdiğin ortamlar ve tanıştığın yeni insanlar hayatını bambaşka bir noktaya getirmiş. Hepsi, kendin için küçük bir molada ve attığın küçük bir adımda gizli.
O halde şimdi tam zamanı. Neye ihtiyacın olduğunu sen çok iyi biliyorsun. Şu an her ne yapıyorsan bırak ve kendin için bir güzellik yap. Sen de iyi biliyorsun ki en doğru zaman şimdi. Kendini erteleme. E, haydi o zaman kolay gele.
Leyla BACAKSIZ
Genel yayın yönetmeni: Elif ÜNAL YILDIZ

Ben kontrollü tembellik yapıyorum ve insanın bazen tembel olma hakkı var ...