Bir Paris Evinin Büyüsü
- Yazar: Züleyha EKİCİ
- 6 Şubat 2025
- 79 kez okundu

Montmartre’nin Kalbinde; Bir Paris Evinin Büyüsü
Montmartre, Paris’in kalbinde yükselen bir tepe, tarih kokan bir atmosferle dolup taşıyor. Dar, taş döşeli sokakları, sanatçıların hayallerini şekillendirdiği atölyeleri ve renkli kafeleri, bu büyülü yerin ruhunu yansıtıyor. İşte bu eşsiz manzaranın içinde, benim evim.
Evim, Montmartre’ın en yüksek noktasında, ince uzun bir sokağın sonunda yer alıyor. Dış cephesi, göz alıcı beyaz tuğlalarıyla dikkat çekiyor. Pencereleri, yuvarlak hatlarıyla, sanki evin gülümseyen yüzü gibi. Her sabah, güneşin ilk ışıkları penceremden içeri süzülürken, odanın duvarları yumuşak bir altın rengine bürünüyor.
Odanın içinde, vintage mobilyalarla döşenmiş bir yaşam alanı var. Cam masa, üzerinde yıpranmış birçok kişinin elinden geçmiş, zihnine, yüreğine dokunmuş bir kitap ve bir fincan kahve ile beni bekliyor. Kütüphanemin rafları, farklı dillerde yazılmış romanlarla dolup taşıyor. Her biri, beni başka bir dünyaya götüren kapılar gibi.
Paris’te kırmızı kapılar, sıcak bir davetkarlıkla açılmış gibi, her birinin arkasında saklı olan hikayeleri merak ettiren tutku ve cesaretle şehrin ruhunu yansıtan birer sanat eseri gibi duruyor.
Bu kırmızı kapılardan biri de evimin kalbinin bir parçası olarak hem güvenliğim hem de sıcaklığımın simgesi olarak içimi ferah tutuyor.
Duvarlarda ise, Montmartre’ın ruhunu yansıtan tablolar asılı. Her biri Paris sokaklarında yaşanılan anıların bir parçasını taşıyor taze ve capcanlı.
Evin penceresinden dışarı bakınca, şehrin canlılığı gözlerimin önünde ışıldıyor. İnsanlar, neşeyle dolup taşan kafelerin önünden geçiyor, çiçek satıcıları, taze çiçeklerini sunuyor. Yakında, Sacré-Cœur Bazilikası, yağmur sularıyla yıkandıkça beyazlaşan kubbesiyle gökyüzüne uzanıyor; onun görkemi, her gün beni büyülüyor.
Akşam olunca, sokaklar bir başka güzellik kazanıyor. Sarı sokak lambalarının ışığında dans eden gölgeler, Montmartre’ın romantik havasını daha da derinleştiriyor. Evimin balkonuna çıkıp, şehrin ışıltısını izlemek, benim için bir ritüel haline geldi. Paris’in büyüsü, her anıma karışıyor; bazen bir melodi, bazen bir gülüşle.
Montmartre’da yaşamak, yalnızca bir evde oturmak değil; aynı zamanda bir yaşam tarzı, bir duygu. Her köşesi, her sokağı, beni sanata ve hayallere sürüklüyor. İşte burada, bu evde, Paris’in ruhunu her nefeste hissediyorum.
Züleyha Ekici
Genel Yayın Yönetmeni: Elif Ünal Yıldız
Bu yazının bütünü Yazarına aittir.
Bir önceki yazımı okudunuz mu?
Kahvemizi yudumlarken, dünya duruyormuş gibi hissederiz. Oldukça keyifli olur Yıldız hanım…
Vay vay gelip bir karşılıklı kahve içesim geldi 🥰